Her ilkbahar arıcıların en büyük işidir arı çoğaltmak. Bahara çıkışta sönen koloniler nedeniyle bozulan moraller düzelir.
Kimi ana arı siparişi verir, kimi de bölme yaparak arılarını çoğaltma yoluna gider. Bazı arıcılarımız ise kolonileri oğul vermeye zorlar. Hemen her çoğaltma yönteminin mutlaka geçerli sebepleri vardır kendi içinde.
Güçlü kovanlardan günlük yumurtalı, kapalı gözlü iki petek alıp arı çoğaltmak en fazla uygulanan yöntemlerdendir. Ancak bu yöntemde bölünen arı nüfusu düşük olduğundan ve arı sütü veren yaşta genç arı sayısı yetersiz kaldığından güçlü bir ana arı oluşturmada sıkıntılar yaşanmaktadır. Bununla birlikte ana kovana çok fazla olumsuz etkisi bulunmamaktadır. Aslında bir kapalı gözlü bir de larvalı petekle bölmeye gitmek daha verimli olabilir. Birçok arıcı bu bölme yönteminde, nüfus az olduğu için koloninin çabuk gelişmesini sağlamak amacıyla, güçlü kovanlardan yavru çıkmak üzere olan petek transfer etmektedir. Bu şekilde yeni koloni ayçiçeğine yetişebilmektedir.
Bölme işleminde daha sıklıkla uygulanan yöntemlerden biri, güçlü kovanın anasıyla iki çerçeve yavrulu petek alıp ayırmak, ana kovanı yerinde bırakmaktır. Bu sistemde, ana kovan güçlü olduğu için daha fazla ve güçlü ana arı yapmaktadır. Ana yüksükleri kapandıktan sonra güçlü kovan ikişer çerçeve yavrulu petek olacak şekilde bölünmektedir. Aksi halde güçlü olan koloni oğul verme eğilimine girmektedir. Arıların çoğalma yöntemi olan oğuldur. Dolayısıyla bu eğilim hemen gelişmektedir. İki çerçeveden daha fazla çerçeveyle bölme yapıldığında oğul çıkarmaya yatkınlık artmaktadır. Bu bölme yönteminde oğul çıkarmaya yatkınlık olup olmadığı takip edilmelidir. Bunu hemen bütün arıcılar ilk çıkan ana arının davranışlarından anlayabilmektedir. Eğer oğul çıkacaksa, ilk çıkan ana arı diğer ana yüksüklerini öldürmemekte ve içeride oğul için sesler çıkarmaya başlamaktadır.
Bölme işlemlerinde yaşlı yumurtadan yapılan ana yüksüklerinin temizlenmesi unutulmamalıdır. Genelde bölme işleminden sonra beşinci günde kapanan ana gözleri yaşlı yumurtadan yapılan ana gözleridir ve temizlenmelidir.
Hemen bütün uzmanlar arı çoğaltmada kendi yerel kovanlardan çoğaltımı önermektedirler. Bununla birlikte, değişik bölgelerde ana arı üretimleri yapılmaktadır. Kafkas, karniyol, İtalyan gibi ırklara ait ana arı satışları vardır. İki çerçeve yavrulu petek alıp içine döllenmiş ana vermek çok pratik bir yöntemdir arı çoğaltmak için. Döllenmiş ana hemen yumurtaya başladığı için koloni nüfusu hızla artmaktadır. Ayçiçeğine kadar kat bile verilebilmektedir. Ancak bu uygulamada adaptasyon sorunu çekilmektedir. Bölgenin iklim ritmine uyamayan bu üretilmiş analar koloninin kısa sürede sönmesine neden olmaktadır.
Arının doğasına uygun olan çoğalma yöntemi oğul çıkarmaktır. İlkbaharda kovanlara kat verilmezse güçlü koloniler oğul çıkarır. Önce ana arı, daha sonra üçer dörder gün arayla ikinci, üçüncü, hatta dördüncü ana oğul çıkarır. Mevcut koloni çok zayıflar. Dolayısıyla zayıf dört adet koloni ile o yıl bal üretmek çok zordur. Bununla birlikte arılığı genç tutmak için bu yöntem uygulanabilir. Oğulla çoğalma yönteminde ana arılar genellikle güçlüdür. Güçlü koloniler oluşturur. Bunun için emekli olup her sabah oğul takip etmek gerekir.
Yerel kolonilere ağırlık vermek gerektiği önerilmesine rağmen ana arı ticareti hızla artmaktadır. Dolayısıyla çeşitlilik azalmaktadır. Bu nedenle, arıcıların pratik ana arı üretimi sistemlerinin geliştirilmesi daha verimli görünmektedir.
Harun Baytekin