Yurdun dört bir yanında yaşanan kuraklık ve ardından gelen çetin kış koşulları arı kayırlarını tavan yaptırdı. 2016 bal yapmadı, 2017'nin de bal üretimi açısından kırık geçeceği ayan beyan görünüyor ne yazık ki.
Bazı arıcıların basına yansıyan tespitlerini ve serzenişlerini gözden geçirmekte yarar var:
Kış aylarında Beytüşşebap ilçe ve köylerinde hava sıcaklığının eksi 25 dereceye kadar düşmesi sonucu yüzlerce arı telef oldu. Bahar aylarının yaklaşmasıyla arılarının kontrollerini yapmak için çalışan arıcılar kovan kapaklarını açtıklarında arıların telef olduğunu gördü. Abdurrahman Gökçe adlı arıcı, 45 kovan arısının olduğunu ancak soğuk kış günleri nedeniyle tüm arılarının telef olduğunu anlattı. Aynı bölgede arıcılık yapan Kemal Gökçe ise 60 kovan arısından 4'ünün zarar görmediğini belirterek, "Kaç yıldır arıcılık yapıyorum çok sayıda arımız vardı. Soğuklardan dolayı hepsi öldü. Kovan içlerine baktığımızda balın çok olduğunu görüyoruz. O kadar önlem almamıza rağmen hepsi telef oldu" dedi.
Bursa'nın Orhangazi ilçesinde sonbaharın kurak geçmesi sebebiyle polen getiremeyen ve yavruya yatamayan arılarda ciddi ölümler yaşanıyor. Arıcılığın yaygınlaşmaya başladığı ilçede, kısa süre içinde kovanları % 40'a yakını bahara çıkmadı. Arıcılık sektörünün yaygınlaşmaya başladığı Orhangazi'de yaşanan ciddi arı ölümleri endişeye neden oluyor. Orhangazi'ye bağlı Fındıklı Mahallesi'nde yaklaşık 5 yıldır arıcılık yapan Murat Özen, her yıl arı ölümleri olduğunu ancak bu yıl, aşırı bir şekilde devam ettiğini söyledi. Özen, arı ölümlerinin sadece Fındıklı'da değil Orhangazi'nin diğer bölgelerinde de yaşandığına dikkat çekerek, arı ölümlerinin genelde bütün üreticilerde meydana geldiğini, zayiatın bazı arıcılarda yarıya yaklaştığını ifade etti.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu Üyesi Zülfikar İnönü Tümer, son günlerde yoğun olarak yaşanan 'arı' ölümlerini Meclis'e taşıdı. TBMM'nin arı ölümlerini gündeme alması için 'Araştırma Önergesi' sunan Tümer, Çukurova başta olmak üzere Türkiye'nin farklı bölgelerinde baharın gelmesi ile birlikte canlanan tarımsal faaliyetlerin beraberlerinde dikkat edilmesi gereken pek çok önemli noktayı da gündeme getirdiğini vurguladı. Özellikle son yıllarda artan arı ölümlerinin tarımsal üretimin geleceği için tehlike oluşturduğunu kaydeden Tümer, devletin de birtakım önlemler alması gerektiğini söyledi.
Durumun ne kadar ciddi olduğu meclise sunulan araştırma önergesinden de anlaşılıyor. Dünyanın değişik bölgelerinde, özellikle ABD'de de bu sene koloni kayıpları oldukça yüksek düzeylerde görünüyor.
Kuraklık nedeniyle polen ve nektar bulamayan arılar nüfuslarını kışı geçirecek sayıda tutamadılar. Haliyle kış kayıpları çok yüksek düzeylerde. Bazı bölgelerde % 50'nin üzerine çıkan kayırların telafisi yıllar alacak gibi görünüyor. Arıcılık sektörü tam anlamıyla doğal afetle karşı karşıya. Daha önce de bu gerçeğe dikkat çekmiştik ama bir gelişme olmadı ne yazık ki. Birliklerimiz üyelerinin sesini ilgili mercilere bildirmekte çekingen duruyorlar. Oysa genel merkezler telefonla 100'er üyesine ne haldesin diye sorsa, durumun ne kadar vahim olduğu ortaya çıkıverir değil mi?