Sanayi neredeyse el gücüyle çalışacak usta bulamayacak yakın gelecekte.
Gerçi birçok işi artık robotlar yapıyor ama robotik sistemlerin yetmediği yerlerde yine zanaatkâra ihtiyaç oluyor. Meslek sahibi olmak iş ve aş sahibi olmak kadar önemlidir. Zanaatın yoksa amele bile olmak zordur eskilerin deyimiyle. Ülkemizde meslek eğitimi liseden itibaren başlamakta ve Meslek Yüksekokullarıyla devam etmektedir. Aynı zamanda dört yıllık eğitim programlarında da mesleki ve teknik eğitim verilmektedir.
Son yıllarda meslek eğitimine ilgi önemli derecede azalmıştır. İlginin azalması bir yerde otomasyonun ve bilişim teknolojilerinin gelişimiyle de ilgili olmakla birlikte, alın teriyle çalışacak insan sayısı hızla düşmektedir. Gençlerin meslek seçiminde bilgi ve beceriden ziyade ebeveynlerin etkileri önemli rol oynamaktadır. Kolay iş bulunan veya kolay para kazanılan mesleklere yüklenim her geçen gün artmaktadır. Oysa her mesleğin kendine göre zorlukları, kol kuvveti olmasa da beyin gücü kullanımı vardır. İş sahibi olmakla meslek sahibi olmak iç içe olgular ise de, meslekte yetenek ve beceri iş sahibi olmada önemli rol oynamaktadır.
Uzun süredir hem sanat okulları hem de meslek yüksekokulları öğrenci bulmakta zorlanmaktadır. Üniversite kapısına dayanan genç nüfus 2 milyonu aşarken, fakülte ve meslek yüksekokulları kontenjan açığı vermektedir.
Meslek yüksekokullarında ara insan gücü yetiştirilmeye çalışılmaktadır. Otomotiv sektöründen nalbantlığa kadar yüzlerce alanda binlerce gencimizi iş dünyasına kazandırmak için mesleki ve teknik eğitim verilmektedir.
Ancak, meslek yüksek okullarına gelen veya meslek sahibi olmak için tercihte bulunan gençlerimizin çok azı iş dünyası için belli hedeflere sahiptir. Geri kalanı diploma sahibi olmak veya bir üst okula devam edebilmek için öğrenimine devam etmektedir. İş dünyasının aradığı nitelikli insan gücünü yetiştirmek, hedefi olan bilinçli tercih yapan gençlerle mümkündür. Bu anlamda yüksekokullardaki oryantasyon programlarının toplum tarafından da desteklenmesi gerekmektedir.
Gerek ebeveynlerin gerekse yakın çevrenin destekleriyle eğitim kalitesi yükseltilebilir. İş sahibi olmak için meslek sahibi olmak gerekir. Meslek sahibi olmak hemen tüm alanlarda iş sahibi olmak için yeterli değildir. Meslek sahibi olurken artı değerlere de sahip olmak gerekmektedir. Dil bilmek, bilgisayar programlarını kullanabilmek, ehliyeti olmak gibi özellikler artık standart özelliklerdir.
Dolayısıyla bu özelliklerden daha fazlasına sahip olmakta yarar vardır. Ama en önemlisi çalışkan ve verimli olmaktır. Hangi alanda olursa olsun gençlerin, özellikle iyi eğitim almış gençlerin bir şekilde iş sahibi olduğunu görmekteyiz. Bu nedenle istihdam sorunu ile işsiz kalmayı daha objektif bir şekilde değerlendirmekte yarar vardır. İşe uygun meslek sahibi mi, meslek sahibine uygun bir iş mi daha verimlidir?