Çiftçilerimizin şu günlerde hububat ekili alanlarda gübreleme faaliyetleri başlamış bulunmaktadır. Hava şartlarının iyi gitmesi ile birlikte ivedi bir şekilde gübreleme faaliyetlerinin başladığı görülmektedir.
Bitkisel üretimde dengeli gübrelemenin sadece çitçinin geliri açısından önem taşımadığını,(fazla gübreleme yaparak fazla verim alınsa da) hayatın her yönüyle toplumu ilgilendiren önemli bir konu olduğunun altını çizmek gerekmektedir. Topraktan gerekli besinleri alamadığı için Türkiye'de üretilen buğdaylarda insan ve hayvanlar için önemli olan anti kanserojen elementinin düşük olduğunu bilimsel araştırmalar ne yazık ki gerçekleri ortaya koymuştur.
Türkiye'de üretilen buğdayların verim ve kalitesinin, acı bir gerçek ama maalesef dünya ortalamasının gerisinde olduğunu, tarım ülkesi olmamıza rağmen üzülerek söylesek de, bunun da en büyük sebeplerinden biri olarak gördüğüm, dengeli gübrelemeyle doğrudan ilişkili olduğunu ve buğdayda kalite ve verimin düşük olmasından dolayı da Türkiye'nin her yıl 3, 3.8 milyon ton buğday ithal etmek zorunda kaldığını (diğer ürünlerde olduğu gibi) buğday ithalatından dolayı 4 milyar TL'ye yakın bir rakamın dışa gittiğini bilmek gerekmektedir.
Tarımda bitkisel üretim bütün dünya, ülkemiz için çok büyük bir öneme sahiptir. Bitkisel üretim bütün insanların beslenmesi açısından çok önemli olması yanında üretim ile iştigal eden çiftçilerimiz için de ekonomik gelir sağlama yönüyle çok önemlidir. Bu nedenle Tarım ekonomisinin temel prensibi bitkisel üretimde amaç birim alandan kaliteli en yüksek verimi almaktır.
Bitkisel üretimde kaliteli en yüksek verimin elde edilmesi sertifikalı tohum kullanımı, uygun mekanizasyon kullanımı, sulama, bitki hastalık ve zararlıları ile mücadele, dengeli gübreleme gibi kültürel işlemler, iklim faktörleri ve toprak özelliklerine bağlıdır.
Dengeli gübreleme bu faktörler içinde çok önemli bir yere sahiptir. Dengeli bitki besleme, bitkiden optimum potansiyeli elde etmek için gelişme dönemlerini takiben bütün temel besinleri doğru ve dengeli bir şekilde sağlamaktır. Besinlerin küçük oranlarda, günlük yapılan fertigasyon (Fertigasyon'u kısaca tanımlayacak olursak, ihtiyacımız olan bitki besin maddelerinin (sıvı veya katı gübrelerin))sulama sistemleri aracılığıyla sulama suyu ile birlikte bitki kök bölgesine ve toprağa verilmesi işlemidir. Burada asıl amaç sulama suyu ile uygulayacağımız gübrenin de verilmesi ve bu sayede daha yüksek verim ve daha kaliteli ürün alınmasını sağlamak aynı zamanda da kullanılan gübrenin etkinliğini de artırmaktadır) ile uygulanması, haftalık gübre uygulamasının sebep olduğu kök bölgesindeki tuzluluk stresini ya da besinlerin erken tükenmesini (besin yetersizliği) önler. Bitkiler yetişebilmesi için topraktan azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, magnezyum, kükürt, demir, çinko, mangan, bakır, bor, molibden ve klor olmak üzere 13 adet besin elementini yeterli miktarlarda almak zorundadırlar. Gübreleme bu besin elementlerinden toprakta bitkilerin ihtiyacını karşılamayacak düzeyde olanlarının organik veya inorganik materyaller halinde, katı veya sıvı formda toprağa ya da yaprağa uygulanarak bitkilere sağlanmasıdır. Eğer bitkilerin ihtiyacının karşılanması için toprakta bu besin elementlerinden biri noksan diğerleri yeterli düzeyde olsa bile bitkilerin gelişmesi, verimi ve kalitesi o noksan olan elementin müsaade ettiği kadar olur.
Abdullah Kaya