Kapalı hayvancılık sistemleri her geçen gün artmaktadır. Meraya dayalı hayvancılık, çoban sıkıntısı ve göç nedeniyle önemli derecede azalmıştır.
Bu nedenle tarla ziraatı içerisinde ot üretimi ön plana çıkmaya başlamıştır.Üretimcimizin kapalı hayvancılık olarak nitelendirdiği entansif süt sığırı ve keçi yetiştiriciliğinde kaba yem genellikle hayvanın ayağına getirilmekte ve hayvanlar gezinti alanı dışında açık havaya pek çıkarılmamaktadır. Oysa hayvanların doğasından gelen özellikleri itibariyle günün belli bir kısmında gezinmesi, hareket etmesi gerekmektedir.
Hayvan kapalı kaldıkça tırnaklar uzamakta ve ayak problemleri başlamaktadır.
Hayvanların gün içerisinde hem gezinebilecekleri hem de kaba yem ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri alanların tesisi aslında her işletme için gereklidir. Eskiden yeni doğurmuş koyun ve keçiler için tesis edilen ve adına arpalık denilen hasıllar son zamanlarda az da olsa tesis edilebiliyor.
Hasıl yetiştiriciliğini hem kışlık hem de yazlık ürünlerle yapmak mümkündür. Kışlık üretim sezonunda arpa, yulaf ve tritikale ile tesis edilecek hasıllar, ilkbaharda hayvanlar için ideal otlama alanlarını oluşturmaktadır. Hasıl daha erken tesis edilirse geç sonbahardan itibaren otlatmaya açılabilir.
Ekimden sonra neredeyse hasıl kullanımının hiç masrafı bulunmamaktadır. Ahıra veya ağıla yakın tarlalara ekilerek oluşturulacak hasıllar havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte hayvanlar tarafından otlatılarak değerlendirilir. Burada biçme, kurutma, balyalama ve taşıma masrafları yoktur. Bütün bu işlemleri hayvanların hasıla götürülüp getirilmesi telafi etmektedir. Kışlık tahıllarla tesis edilecek hasılların yeşil ot verimi dekarda 2 tonun üzerine çıkmaktadır. Geç sonbaharda veya Martın başından itibaren otlatmaya açılacak bu alanlar, nisan sonuna kadar hayvanlarla otlatılabilir. Otlatma tamamlandıktan sonra da sürülerek yerine yazlık bir ürün ekilebilir. Dolayısıyla kışlık yetiştirme sezonunda tarlanın boş kaldığı dönemi hasıl tesis etmek suretiyle hem hayvanların kaba yem ihtiyaçlarının karşılanması hem de tarlanın dinlendirilmesi mümkündür.
Arpa ve yulaf otlandıktan sonra yeniden gelişme yetenekleriyle hasıl tesisine daha uygun türler olarak görünmektedir. Son zamanlarda yaygın olarak yetiştirilen İtalyan çimi de hasıl tesisine son derece uygun bir türdür.
Yulaf içerdiği avenin maddesi ile genç hayvanların beslenmesinde önem taşımaktadır. Yulaf hasılıyla beslenen genç hayvanlar daha kısa sürede serpilip gelişmektedir. İtalyan çimi de ince sapları ve bol yapraklı oluşuyla hayvanlar tarafından iştahla otlanmaktadır.
Hasıl hayvanlara sürekli taze yem tedarik açısından önemlidir. Hayvanlarına doğasına daha uygundur. Hazmolabilirliği de diğer kaba yemlerden çok yüksektir. Kurutma ve silolamadaki kayıplar yoktur. Bütünüyle beslemede değerlenmektedir.
Hasıl tesisinin toprak hazırlığı ve tohumluktan başka çok önemli masrafı yoktur. Kışın yatan tarlaların hasılla değerlendirilmesi, hayvancılık işletmelerinde önemli ekonomi sağlamaktadır.