Bu özelliğini çok iyi bilen dalkavuklar, nasıl yararlanacaklarını da çok iyi biliyorlar. Hal böyle olunca memleket girişimciden geçilmiyor.

İşin doğrusu milletimizi hemen bütün konularda kandırıyorlar. Belirsizlik ortamı ne yazık ki bu dalkavukların sayısını artırıyor.

Eskiden adi hırsızlıklar vardı. Şimdi altınları bilezikleri bir yolunu bulup çalışıyorlar.

Çiftlikbanktan sonra bir saadet zinciri daha duvara tosladı. Adı da çiftlikbanka epey yakın.   Bu sistemin adı Sütbank ve çiftlikbanktan epey eski görünüyor.

Aralarında, asker, polis, avukatların da olduğu yaklaşık 1300 kişi sistemde görünüyor. Bu üyelerden yaklaşık 120 milyon lira toplamış. Üyelere aylık düzenli süt parası ödeneceği vaat etmiş. Aynı çiftlikbank gibi.

Geçenlerde para sirkülasyonu durmuş. Diğer bir deyişle sistem tıkanmış. Normal çiftçinin bile tıkanıyor. Sütbanka yeni inek alamamışlar. Hal böyle olunca yakın akraba, hısım, eş, dostun paralarını ödemişler ve yeni üyelere sabır çektirmişler. İki yıldır süt parasını alamayan sonradan üyeler, emekli bir albayın liderliğinde sütbankı ele geçirivermişler.

Kolay mı o kadar çiftçilik. Buradan ot koy, öbür taraftan süt aksın. Haliyle yeni yönetim de işleri yoluna koyamamış. Toplanan paralarla yapılmaya çalışılan tesisin ve hayvanların icradan satışı bugün yarın yapılır.

10 yıl kadar önce hayata geçirilen Sütbank, Konya Ereğli'de 40 dönüm arazi üzerinde dev bir tesis kurara. Tesisin bir benzeri yoktur. Ahır tam 7 bin süt sığırı alabilecek kapasitedir. Tesisin kurulumu ile birlikte iş süt sığırı almaya gelir. Üyelere denir ki adam başına 32.000 lira para yatırırsanız, adam başı 5 ineği ahıra bağlarız denir.

Para yatıranlarla inek başına aylık 150 lira süt parası ödeneceğine dair sözleşme imzalanır. Normal evinin avlusunda inek yapan üretici bu kadar süt parası kalmıyor cebine ama bunlar, hem otu yemi satın alıyorlar, hem de işçi çalıştırıyorlar, sonra da para kazanıyorlar.

Matematik hesaplar ve görsel sunular mükemmel olunca, sisteme giren her üye, bir de para alıp çevresine anlatınca, zincir büyüyüverir.

Zaman içinde, aralarında askeri personel, polis, avukat, ev kadınları, bilişim uzmanı olmak üzere 1300 kişiye çıkan sistem baştan düzenli para ödemiş.

Düzenli para ödemenin temelini elbette yeni üyelerin yatırdıkları paralar oluşturmuştur. Hal böyle olunca yeni üyeler iki seneden beri para alamıyorlar. Oysa sisteme dahil olan her üye için 5 inek almaları gerekiyordu.

Baştan yatırılan paralarla inek sayısını 4500'e kadar çıkaran sütbank, şimdilerde 800 baş hayvanla idare etmeye çalışıyormuş. Elbette bunların hepsi de inek değil.

Başarılı bir girişim gibi görünen sütbank, bugünlerde kendini tasfiye etmeye çalışıyor. Sihirli değnek lazım kurtarmak için. Halbuki süt fiyatları da yükselmişti.

Yakında sazanbank da kurulur. Çiftlikbank battıktan sonra bile, sisteme para yatıranlar, yatırdıkları paraları kurtarmak için yeniden para yatırabiliyorlar bu memlekette değil mi?