Türkiye şeker pancarı üretiminde 4. Sırada yer alırken Konya ili ise Türkiye şeker pancarı üretiminin %25 ini karşılamaktadır. Şeker pancarının üretiminin azalması 10 binlerce üreticiyi doğrudan etkilemektedir.
Bir önceki yazımızda önemli detaylara yer verdik ve Sektörde yer alan uluslararası şirketler yüksek karı nedeniyle NBŞ üretimi için ayrılan kotayı yükseltmek, mümkünse kotayı kaldırmak istemektedirler. Bunun için ise en önemli engel olarak, Türkiye'de pancar şekeri üretimi görmektedirler. Kamu Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesinde kotalarına talip olmaları, özelleşme sonunda şeker fabrikalarının çoğunun kapanacağı ve oluşan üretim açığının mısır şurubu yani NBŞ ile dolduracağı üzerine planlamalar yapmaktadırlar. Bunu vurgulamaya çalıştık, Bu haftada yazımıza kaldığımız yerden devam ederek bu konuyu okurlarımızla paylaşmak mutlak suretle gereklidir.
Öncelikle glikoz kota kapsamından, glikoz şurupları da şeker tanımından çıkarılacağı için, pancar şekerinin muadili olan izoglikoz da dolaylı yoldan kota kapsamından çıkarılmış olacak. Bunun altını çizmemiz gerekiyor. Ülkemizde yeterli denetim olmadığı için kristal şekerde bile ciddi bir kayıp-kaçak sorunu yaşanırken, izoglikozun; früktoz şurubu mu yoksa glikoz şurubu mu olduğu nasıl tespit edilecek?
İZOGLİKOZ'A GİZLİ KOTA ARTIŞI YAPILACAK!
Diğer yandan izoglikoz'a kuru madde bazında kota verileceği için hiçbir artış yapmadan firmaların kotası doğrudan yüzde 33 yükselmiş olacak. Resmi rakamlarla ülkemizde 2016/2017 yılında ticari bazda (sıvı) 265 bin ton olan NBŞ kotasının kuru madde bazında belirlenmesi durumunda, ticari bazda (sıvı) bu oran (yüzde 33 lük artışla) 352 bin tona çıkacak. Bakanlar Kurulu'nun bu oranın yüzde 50 artırılması durumunda ise bu miktar ticari bazda neredeyse iki kat artışla 528 bin tona çıkacak. Buda İzoglikoz kotalarının toplam şeker üretimdeki kotasının yüzde 100 artması anlamına gelecek. Görüleceği üzere; 'Üretim Reformu Paketi Kanun Taslağı'nda Şeker Kanunu'nun iki maddesinde yapılacak iki 'ufak değişiklikle' şeker pancarının 'Paraleli' olan İzoglikoz'un kotası doğrudan yüzde 100 artırılırken dolaylı yoldan ise kota kapsamı dışına çıkarılacak.
NBŞ FİRMALARININ GLİKOZ OYUNU!
Burada altını çizmemiz gereken bir diğer önemli konu da NBŞ firmaları 'kota kavgasını' sürekli pancar şekerinin muadili olmayan 'Glikoz' üzerinden yapıyorlar. Dikkat ederseniz bu firmalar hiçbir zaman Früktozu ve İzoglikozu gündeme getirmezler. AB'de glikozun kota kapsamı dışında olduğunu ve Türkiye'de Glikoz açığı bulunduğunu nedense sürekli gündemde tutarlar. NBŞ kota artırma taleplerini de yıllarca hep Glikoz üzerinden yapmışlardır.
SİYASET VE KOMUOYU YANILTILIYOR!
Ama gelin görün ki; bu firmalar 'Türkiye'de Glikoz açığı var' diyerek aldıkları kotayı İzoglikoz üretiminde kullanırlar. Bu konuda yıllarca siyaset ve kamuoyu yanıltılmıştır. Ama nedense kimse buradaki 'sahtekârlığa' ses çıkarmamıştır.
İTHALAT RAKAMLARI SAHTEKÂRLIĞI ELE VERİYOR!
Diğer yandan 'Türkiye'de glikoz açığının' bulunduğu da bu firmalar tarafından ortaya atılan koca bir yalandır. Bunu nereden anlıyoruz? Glikoz ithalat rakamlarına bakacak olursak gümrük vergileri düşük olmasına rağmen Türkiye'nin Glikoz ithalatı 2001-2015 yılları arası 17 bin 500 tonları geçmemiştir. Eğer bu firmaların söylediği gibi olmuş olsaydı ithalat rakamlarının ciddi oranda artmış olması gerekirdi.
BÜYÜK VURGUN VURUYORLAR!
Yani burada çok ince bir hesap var! Pancar ülkesi olan Türkiye'de 'İzoglikoz açığı var' diyemeyecekleri için sürekli 'Glikozu' öne sürüyorlar. Hükümetin ve kamuoyunun gözünü 'Glikozla' boyuyorlar. Sonra da 'İzoglikozla' da vurgun vuruyorlar!
Ne yapılması gerekiyor sorusunun cevabı ise sivil toplum örgütü kuruluşları,ziraat odaları,tarımla ilgile ne kadar kuruluş ve birlik varsa,mutlaka gerekli kulisler yapılarak bu konunun aydınlatılması ve Konya Şekerin Başkanı ve Milletvekili Sayın Recep Konuğa da çok önemli görev düşmektedir