Birkaç aydır dış bir müdahale (ABD) ile ülkemizde döviz kurlarının yükselmesinin piyasalar üzerindeki etkisini imalat,ticaret,sanayi,turizm ve enerji sektörlerinden çok tarım sektörü hissetmektedir.
Tarım dışında kalan sektörler yeterli ve hatta krizin hakkından gelecek miktardan fazla birikime sahip oldukları ve kriz ekonomisini lehlerine kullanabildikleri için savunmasız kalan tek sektör de tarımdır.
Türkiye tarımı var olan krizden en sert şekilde etkilenmektedir. Bunun gerçek ve en az yirmi yıldır süregelen nedeni küreselleşme adı altında ülkeye kabul ettirilen anlayış,algı ve uygulamalardır.. Et, süt, tütün, içki, gübre vb. alanlarda birçok sanayi tesisi özelleştirilmesi ve yabancı şirketlerin bu alanlarda tekeller yaratması olayın sonucudur.
Küreselleşme olgusunun sonucu olarak şu anda üretici sütünü 1,40 kuruşa zor satarken tüketici süte 3 TL'den daha fazla ödemektedir.İki ay önce raflarda 6,5-7 TL olan 3,5 Kg yoğurt 14 Tl2ye yükselmiştir.
Tohum yasası çiftçinin kendi tohumunu satmasını yasaklayarak çiftçiyi büyük tohum devleri ile karşı karşıya bırakmıştır. Çiftçi girdi satanlarla ürününü işleyenlerden oluşan makas arasında kalmaktadır.
Hammaddesi dışarıdan temin edilen kimyevi gübrelerin fiyatları, döviz kurları %40'larda artarken,% 100'den fazla zamlanmıştır.
Hükümetin mazot desteğinin, mazot zamları dolayısıyla bir anlamı kalmamıştır.
Kısacası dövizle ilgisi olsun olmasın tüm tarım girdileri % 100'lere varan, hatta aşan oranlarda zamlanmıştır.
Bunun yanında yaş/kuru meyve sebze, tahıl,bakliyat,yem bitkileri,süt ürünleri,yumurta vs tarı ürünlerinin üretici elindeki fiyatları yerinde duru ve gerilerken mamul gıda fiyatları hızla zamlanmaktadır.Tüketici zamdan kısmetine düşeni fazlası ile almaktadır.
Türk piyasaları "bırakınızcı" ve "altta kalanın canı çıksın" anlayışı ile yürümektedir. İnşaat,ithalat,turizm,madencilik,enerji sektörleri altta kalmayacağına göre canı çıkan Türk artımı olacaktır.
Son büyüme rakamları da bu görüşün kanıtıdır.Diğer sektörler büyürken Türk tarımı% 1,5 küçülmüştür.
16 Eylül 2018 Pazar günü Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pakdemirli Aydın ilinin tarım sorunlarını dinlemek üzere Aydın'a gelecek.
ADÜ'de yapılacak toplantıya başta Ege Bölgesi Ziraat Odalarının tüm meclis üyeleri olmak üzere tarım kesimi katılacak.Türk tarımının genel sorunları yanında Aydın ilinin tarım sorunları Sayın Pakdemirli'ye en net biçimde anlatılmalıdır.
Sayın Pakdemirli, ekonomist, tarımla iç içe bir bürokrat ve siyasetçi aileden gelmektedir. Doğru anlatılırsa bazı sorunlara bu dönemde çözüm bulunabilir.İş jeotermalin Zarasız olduğu gibi saçma bir noktada kalırsa toplantı yararsız olacaktır.