Türk tarımının nitelik (özellik) ve nicelik(sayısal) olarak en büyük mesleki örgütü olan (TZOB) Türkiye Ziraat Odaları Birliği,2-4 Şubat tarihlerinde Antalya'da tüm Türkiye Ziraat Odaları başkanları ve TZOB yönetim kurulu üyelerinin katıldığı "Eğitim
Verimli tarım arazilerimiz bizim en büyük zenginliğimizdir. Son 26 yılda 4,2 milyon hektar azalan tarım alanlarımız, 23,7 milyon hektara geriledi. Tarım arazilerimiz, geri dönüşü olmayan bir şekilde elden çıkmaktadır. Artık kaybedecek bir metrekare bile tarım alanımız bulunmamaktadır.
Tarım alanlarının kaybedilmesinin sebepleri arasında;
Geçmişte yaşanan hızlı nüfus artışını,
Kırsaldan kente göçü,
Yerleşimlerin içinden veya yakınından geçen karayolları,
Karayolları çevresinde kurulan sanayiyi,
Turizm yatırımlarını,
Madencilik faaliyetlerini,
Kamu yatırımlarını,
Yerleşim alanlarını sayabiliriz.
Verimli tarım arazilerinin korunması, tarım arazilerinin imara açılmasının önlenmesi ve bu arazilerin üzerine sanayi, turizm tesisleri ile konut alanlarının kurulmaması bir zorunluluktur.
Bu konuda valiliklere ve büyükşehir belediye başkanlarına da büyük görev düşmektedir. Valilikler ve büyükşehir belediyeleri, verimli tarım arazilerinin korunması konusunda çok hassas hareket etmeli, Toprak Koruma Kurulları çok etkin ve verimli arazileri koruyacak şekilde çalıştırılmalıdır.
2005 yılında çıkan 5403 sayılı kanunla, 2006 yılında illerde vali başkanlığında Toprak Koruma Kurulları kuruldu. Kanundaki kamu yararı kavramı çok geniş olarak yorumlandığı ve istismar edildiği için bu kurullar verimli arazileri korumakta başarılı olamamıştır.
Tarım alanları 2006 yılından bu yana 2,2 milyon hektar azalmıştır. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı verilerine göre, 2006-2015 döneminde 629 bin 284 hektar alan bu kurulların onayıyla tarım dışına çıkarılmıştır.
İl müdürlükleri bünyesinde görev yapan Toprak Etüt uzmanları tarafından hazırlanan raporlarla da 740 bin 616 hektar tarım alanı vasfını yitirmiş arazi olarak da tespit edilmiştir. Bu çerçevede tarım dışına çıkarılan toplam alan 1 milyon 369 bin 900 hektarı bulmuştur.
İllerde Toprak Koruma Kurullarının, tarım arazilerini korumada çok iyi görev yaptığını söylemek mümkün değildir. Toprağın esas sahibi olan Ziraat Odaları, bu kurulların değişmeyen üyesi olmalı, mevzuatta bulunan kamu yararı kavramı, arazileri tarım dışına çıkarmasında keyfi olarak kullanılmamalıdır.
Bu açıdan, büyük ovaların SİT alanı olarak ilan edilmesini memnuniyetle karşılıyoruz. Bu kapsama alınacak ova sayısının 184'den 250'ye çıkarılacağının ifade edilmesi de oldukça önemlidir. Bizce, tüm ovalar bu kapsama alınmalı ve tarım dışına bir karış toprak bile çıkarılmamalı, bu ovalar hassasiyetle korunmalıdır.