JELATİN ŞEKERLEMEYE GİRDİ

'Hileli Gıdalar' raporunu açıklayan TZD Başkanı Yetkin, şekerlemelerin içine domuz jelatini, tekstil boyası, hayvan yemi katıldığını vurgulayarak, "Gıda terörü Türkiye'de çok yaygın" dedi.

Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin, yaptıkları Hileli Gıdalar araştırmasına göre, şekerlemelerin içine domuz jelatini, tekstil boyası ve hayvan yemi katıldığını, kuru üzümleri haşerelerden korumak için kurutulmadan önce mazota batırıldığını bildirdi. Yetkin, dernek binasında düzenlediği basın toplantısında, bu yılın başından itibaren yaptıkları çalışmalar sonucunda Hileli Gıda Raporu'nu hazırladıklarını aktararak, gıda terörünün, 'terör'den daha çok can aldığını ifade etti.

Maliyeti 25-30 milyar TL

Gıda terörünün hem ekonomiyi hem de halk sağlığını kemirdiğini söyleyen Yetkin, hileli gıdaların sektöre maliyetini 25-30 milyar lira olarak tahmin ettiklerini dile getirdi. Yetkin, Türkiye’de gıda sektöründe kayıt dışılığın getirdiği ekonomik kaybın da 7-8 milyar lira civarında olduğunu düşündüklerini belirterek, gıda sektöründe toplam 400 bin civarında işletme bulunduğunu, kayıtlı işletme sayısının ise bunun yaklaşık 10'da 1'i düzeyinde olduğunu kaydetti.

Dar gelirli kesim alıyor

Hileli gıdaların halk sağlığı açısından oluşturduğu tehdidin ise toplum tarafından yeterince bilinmediğine işaret eden Yetkin, "Genellikle 'ucuz gıda' olarak bilinen ve normal satış fiyatının oldukça altında fiyattan satıldığı için özellikle dar gelirli kesim tarafından tercih edilen gıdalar genellikle daha kalitesiz olmakla birlikte yine de bir gıda ürünü olarak değerlendiriliyor. Oysa bu gıdaların içinde insan sağlığına çok zararlı maddeler var" şeklinde konuştu.

Denetimler sadece kayıtlı firmalara yapılıyor

TZD Başkanı İbrahim Yetkin, Türkiye’de gıda denetimlerinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve yerel yönetimler tarafından yapıldığına dikkati çekerek, bu denetimlerin kısıtlı sayıda denetçi ile kayıtlı işletmelere yönelik yapıldığının altını çizdi. Bakanlıktan aldıkları bilgilere göre, bu yılın ilk 6 ayında 335 bin 68 denetim gerçekleştirildiğini dile getiren Yetkin, bu denetlemelerin dağılımına bakıldığında, süt ve süt ürünleri üreten işletmelere 8 bin 649, et ve et ürünleri üreten işletmelere 2 bin 531, ekmek ve ekmek çeşitleri üreten işletmelere 16 bin 834 denetim ve unlu mamuller üreten işletmelere 9 bin 620, şekerleme üreten işletmelere 872, pastacılık ürünleri üreten işletmelere 8 bin 540 denetim gerçekleştirildiğini kaydetti.

Hileli gıda üretim yöntemleri

Yetkin, yaptıkları araştırma sonucu en sık rastlanan hileli gıda üretme yöntemlerini şöyle sıraladı:
* Yüzde 100 dana eti diye satılan sucuklarda at, eşek ve kanatlı eti uzun soyulmuş sosise kanatlı eti, yabancı doku ve iç organ katılıyor.
* Sucuk, salam imalatında kullanılan sarmısak kireç suyunda soyuluyor.
* Tereyağa bitkisel yağ karıştırılıyor.
* Soya baharatla karıştırılıp sucuk imalatında kullanılıyor. Sucuğun raf ömrünü uzatmak için nitrat katılıyor
* Yoğurda bitkisel yağ ve jelatin karıştırılıyor.
* Yoğurt ve ayrana peynir suyu ve nişasta ekleniyor.
* Hem UHT sütlere hem de sokak sütlerine su ekleniyor.
* Yağlı tulum peynirine bitkisel ve hayvansal yağ ve nişasta katılıyor.
* Atık yağ olarak anılan kullanılmış kızartmalık yağ çeşitli gıda maddelerine karıştırılıyor.
* Şekere tekstil boyası, yumuşak şekere domuz jelatini ve tekstil boyası katılıyor.
* Küp şekeri kalıp haline getirmek için mumsu maddeler kullanılıyor.
* Çikolataya hayvan yemi olarak kullanılan soya tozu, margarin, keçi boynuzu tozu, leblebi tozu, kavrulmuş bakliyat tozu, fındık zarı karıştırılıyor.
* Tatlılarda Antep fıstığı yerine bezelye ve yeşile boyanmış yer fıstığı kullanılıyor.
* İncirler hidrojen peroksitle ağartılıyor. Bozuk, ezik ve kurtlu incirlerden 'incir lokumu' gibi ürünler yapılıyor.
* ‘Haşerelere karşı önlem’ için kuru üzümler kurutulmadan önce mazota bulanıyor.
* Tereyağlı diye satılan baklavalara tereyağı aroması ekleniyor.
* Süt kremasının yerine, sıvı ve katı formdaki bitkisel yağlar, bitkisel orijinli proteinler ve ithal ucuz süt tozları kullanılıyor.
* Baklava şerbetlerinde şeker yerine tatlandırıcı ve mısır glikozu kullanılıyor.
* Şekerpancarı pekmezi üzüm pekmezi diye satılıyor.
* Helvanın içine beyaz susam yerine Sudan’dan ithal edilen ucuz susam konuluyor.
* ‘Takoz’ diye tabir ettikleri eski dönerlerin üzerine yeniden et konularak satılıyor.
* Tavuk döner içine öğütülmüş inek memesi, sakatat parçaları, bağırsak, kıyılmış tavuk derisi ve paça katılıyor.
* Et terbiye edilirken yüzde 20­25 oranında su verilip ağırlaştırılıyor.
* Et yerine nişasta, tavuk derisi, zar, baharat karışımı kullanılıyor.
* Yağ ve kemik külünden lahmacun yapılıyor.
* Beyaz et klora batırılıp taze görüntüsü veriliyor.
* Kırmızı bibere kiremit tozu, karabibere renk alması için kanserojen boya katılıyor.
* Kakaolu fındık kremasında kakao yerine keçiboynuzu tozu ve margarin kullanılıyor.
* Zeytinyağına kanola, fındık ve soya yağı karıştırılıyor.
* Zeytinler kimyasal boya ile renklendiriliyor.
* Bozuk ve kırık yumurtalar pastacılık sektöründe kullanılıyor.
* Dökme baharatlar arasına kurutulmuş ot­sap karıştırılıyor.
* Kaçak sigaralarda kullanılan tütünün içine tahta tozu katılıyor.
* İçkiye katılan metil alkol zehirliyor ve körlüğe neden olabiliyor.
* Reçelin içine az miktarda meyve, bol miktarda şeker şurubu konuluyor.
* Dondurmaların içine doğal sahlep yerine suni sahlep, süt yerine su ve süt tozu, meyve yerine yapay meyve boyası katılıyor.
* Meyve sularına aroma olarak kimyasal ürünler katılıyor.

Sondakika
  • Site Yorumlarý
  • Facebook Yorumlarý Facebook Yorumlarý
Yeni yorum yaz
Henüz bir yorum yazýlmadý. Ýlk yazan siz olabilirsiniz.