Bu çalışma, meyve, sebze, manyok, darı ve sorgum gibi daha çeşitli mahsullere yönelmenin ülkenin beslenme güvenliğini artırabileceğini vurguluyor. Ayrıca, gıda üretiminin artması gerektiğini ve verimin artırılmaması durumunda daha fazla tarım alanının kullanılması gerekebileceğini belirtiyor.

Sahraaltı Afrika, şu anda yaklaşık 1,2 milyar insanı barındırmakta ve Dünya Bankası'na göre 2050 yılına kadar nüfusun 740 milyon kişi daha artması bekleniyor. İklim değişikliğinin ekstrem koşullara yol açabileceği ve hangi mahsullerin yetiştirilebileceğini etkileyebileceği bir dönemde, çiftçiler gıda üretimini artırmak zorunda kalacaklar.

Araştırmacılar, iklim değişikliğine uyum sağlamanın önemli olduğunu ve nüfusun "gıda ve beslenme güvensizliği" riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade ediyorlar. Bu değişikliklerin besleyici olması ve nüfus için yeterli enerji sağlaması gerektiğini vurguluyorlar.

Araştırma, Sahra Altı Afrika'da iklim değişikliğine uyum sağlamak ve beslenme güvenliğini artırmak için bir dizi politika seçeneğini araştırdı ve bu değişikliklerin önemli olduğunu gösterdi. Çalışma, gıda sistemi değişikliklerinin çevresel etkileri ile nüfus düzeyinde beslenme güvenliği için gereken değişiklikleri birleştiren bütünsel kanıtlar sunuyor.

Araştırmacılar, tarım-gıda sisteminin daha dayanıklı hale getirilmesi için temel bir değişikliğin veya "dönüştürücü yaklaşımın" gerekliliğine dikkat çekiyorlar. Örneğin, soya fasulyesi üretiminin çeşitlendirilmesi bu yönde bir adım olabilir. Ayrıca, hayvan bazlı ürünlerin üretiminin artırılması beslenme kalitesini artırabilir, ancak bu da sera gazı emisyonlarına etkisi göz önüne alınarak dikkatli bir şekilde ele alınmalıdır.

Araştırma, Sahra Altı Afrika'nın gıda ve beslenme güvenliği için politika değişikliklerine ihtiyaç duyduğunu ve bu değişikliklerin bilimsel kanıtlarla desteklendiğini vurguluyor.