Avrupa ülkelerinde kriz durumuna gelen bu durum önce yumurta ve sonralarda tavuk eti ve ürünlerine de sıçrayabilir gibi düşünülmektedir. Peki nedir bu konu? 

Konunun içeriği şöyle; tüketime sunulan yumurtalarda aslında gıda değeri olan (tüketimde kullanılan) hayvanlar için kullanılması yasak olan 'fipronil' etken maddesinin yumurtalarda tespit edilmesiyle ortaya çıkan ve tüketicilerde tedirginliğe sebep olan bir gıda güvenliği sorunudur. Bu etken madde hayvanlarda görülen bit, pire, parazit gibi haşerelere karşı kullanılan ama gıda değeri olan hayvanlarda kullanımı yasak olan bir kimyasaldır. Almanya, Belçika, Hollanda ve Danimarka'daki tavuk çiftliklerinde yasak olmasına rağmen kullanılan 'fipronil' adlı böcek  ilacının tüketime uygun olmayan düzeylerde tespit edilmesi ile başlayan kriz,  yumurtaların satışa sunulduğu 7 Avrupa ülkesine sıçradı. Fipronil, özellikle  tavuk sektöründe bit, kene ve böceklerin yok edilmesi için kullanılan bir böcek  ilacı olarak biliniyor ancak Avrupa Birliği'nde (AB), fipronilin tavuklar gibi  insan tüketimi için yetiştirilen hayvanlarda kullanılması yasak.   

Gıda güvenliği tüketicilerin en önemli isteğidir. Artık tüketiciler ne tükettiklerini bilmek ve daha ötesi bilmekten ziyade kimyasal kullanılmadan üretilen ürünlerin tüketime sunulmasını istemektedirler. En temel ihtiyaçlarını karşılamak için para harcarken, ihtiyacı karşılamanın yanında sağlığı tehdit edici kimyasalları tüketmek istememektedirler. Bu istek de en doğal haklarıdır.

Ülke olarak bu durumu lehimize çevirmemiz bizim için çok önemli bir konudur. Avrupa ülkelerinde ister istemez yumurtalara karşı bir tedirginlik, daha temkinli bir yaklaşım sergileyecektir. Bizim ülke olarak gıda güvenliğine uygun, tüketicilerin ihtiyaçlarına cevap verecek yumurtalar ile bu pazarda iyi bir pay elde etmemiz gerekmektedir. Bu olumsuzluğu ülkemiz için pozitif bir durum, yeni ve genişleyen bir pazar olarak pay elde etmemiz en önemli çıkarımız olacaktır. Yumurta Üreticileri Merkez Birliği (YUM-BİR) Başkanı Hasan Konya, Türkiye'nin bazı mevzuatlar gereği Avrupa Birliği ülkelerine henüz doğrudan ihracatı olmadığını fakat yaşanılan bu krizin Türkiye için önemli bir fırsat olacağını belirterek, "Bizim Avrupa Birliği ülkelerine yumurta satışımız yok ama bu 'fipronil' adı verilen böcek ilacından dolayı çiftlikleri kapanan, zor zamanlar geçiren Avrupa ülkelerinin diğer ülkelere yapmış olduğu ihracatı azalırsa, bu ihtiyacın giderilmesi durumunda yumurtaları Türkiye'den talep edebilirler. Bu da bizim için çok iyi bir gelişme olur." dedi. Bu bizim için bir fırsat olarak görülmelidir. Tabi ki bu çıkarımı elde ederken tüketici hassasiyetlerini her zaman ön planda tutmamız gerekmektedir. Bu konu sadece yumurta üzerinde kalmayacak, zamanla tavuk eti üretimi ve ihracatını da etkileyecek bir duruma gelecektir.

Ülkemiz için böyle bir kazanım sağlarken de, kendi iç pazarımızda ihracat sebebiyle fiyat artışının önüne geçilmesi de gerekmektedir. Kazanım sağlayalım derken kendi iç tüketimimize ceza vermeyelim. Bunun için üretim konusundaki gerekli artışların planlanması gerekmektedir.

Tüm üreticilerimize hayırlı ve bol kazançlar.

İbrahim AKBULUT

ZİRAAT YÜKSEK MÜHENDİSİ

UZMAN TARIM DANIŞMANI