Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF) Başkanı Eren Günhan Ulusoy, bu yıl 1,1 milyar dolar karşılığında 3,3 milyon ton un ihracatı gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söyledi.Ulusoy, un ihracatı yapılan ülke sayısının 10 yıl önce 40 iken bugün 100'ü aştığını belirtti. 

İhracat yapılan ilk on ülkenin Irak, Sudan, Suriye, Endonezya, Benin, Angola, Filipinler, İsrail, Madagaskar ve Gana' olduğunu dile getiren Ulusoy, 'Dünya un ticaretinin yüzde 20,25'ini yaparak un ihracatında dünyada birinci sırada yer alan Türkiye, 2015 yılında un ihracatını, değer bazında bir önceki yıla göre yüzde 5,2 artırdı. 2015 yılında 2,8 milyon tonluk miktar ve 978 milyon dolarlık değer, Türkiye'nin bu zamana kadarki en yüksek değerleri olup, rekor kırılmıştır.' dedi.

Bu yılın ilk 4 ayındaki ihracat rakamlarını değerlendiren Ulusoy, 'Yılın ilk dört ayında un ihracatı 1,13 milyon ton ve değeri 356 milyon dolar olarak gerçekleşti. Hedefimiz, en az 3,3 milyon ton ve 1,1 milyar dolardır. Bu noktada un birim satış fiyatlarımızın da bir miktar artmasını ümit ediyoruz.' ifadelerini kullandı. 

Rekolteye göre kaliteli buğday ithal etmek durumunda kaldıklarını dile getiren Ulusoy, 'Tarımın sürdürülebilir kılınması, ülkemizin mevcut kaynaklarının ve coğrafyasının en iyi şekilde değerlendirilebilmesi ve kalite ile verimliliğin daha da arttırılması için TUSAF olarak bakanlıklarımızın tüm çabalarını ve politikalarını destekliyoruz' diye konuştu. 

'Haksız kampanyalar sektöre zarar veriyor'

Sektöre yönelik bazı karalama kampanyaları olduğunu anlatan Ulusoy, 'Bunların önlenmesi ve doğru bilgilendirme yapılması bakanlıklar arasında koordinasyonun iyi ve etkin yapılmasını da zorunlu kılıyor. Bu kapsamda, nihai ürünümüze karşı yapılan haksız kampanyalar sektörümüze, çiftçimize, kamu otoritelerine ve halkımıza zarar veriyor. Bunun önlenmesi adına hukuki yollar aranmış, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına toplantılar ve kamu spotları düzenlenmiş olmasına rağmen TUSAF olarak yeterli görülmediği durumlar için kamu otoritesinin gücüne ihtiyaç duymaktayız.' değerlendirmesinde bulundu. 

Sektörün bir diğer sıkıntısının da biyogüvenlik mevzuatındaki cezalar olduğunu aktaran Ulusoy, söz konusu mevzuatın AB ile tam uyumlu hale getirilmesi gerektiğini söyledi. 

Ulusoy, imtiyaz anlaşması ile sağlanacak olan buğday unu ithalatlarında, tarife kontenjanı kapsamında, kamu ve özel sektörün mutabık kalacağı, Türkiye piyasalarına zarar vermeyecek bir miktarda sınırlama getirilmesini sektör açısından önemli gördüklerini bildirdi.