Silifke Ticaret ve Sanayi Odası türkülere konu olan Silifke yoğurdu ve Türkiye ihtiyacının yüzde 50’sini karşıladığı çileği için coğrafi işaret tescil çalışmalarına başladı. Çukurova Kalkınma Ajansı'na (ÇKA) destek başvurusunda bulunduklarını belirten Silifke TSO Başkanı Nurettin Kaynar, “Yoğurdumuzu ve çileğimizi markalaştırarak tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz” dedi.

Kaynar, Silifke’nin gelişip kalkınması ve tanıtımı için çalıştıklarını belirterek, “Bu kapsamda Silifke yoğurdu ve çileği ile ilgili coğrafi işaretin tescilini almak için gerekli başvuruları yaptık. Ayrıca ÇKA’ya da bir proje sunduk. Tescil işlemleri uzun bir sürece yayılacak. Özellikle yoğurdun coğrafi işaret olarak tescillenmesi daha zor. Ancak çalışmalarımız hızla devam ediyor” dedi.

Silifke yoğurdunun tanıtımı için- Türkiye genelindeki fuarlara katıldıklarını vurgulayan Kaynar, “Artık yoğurdumuza talep artmış durumda. Marketlerin raflarına da Silifke yoğurdu girebilir. Yoğurdumuzun 200-300 yıllık bir geçmişi bulunuyor. Toroslar’daki Yörükler tarafından, maya bulunmadığı zamanlarda çayırlar üzerindeki çiğ tanelerinden mayalanarak üretilen ve türkülere konu olan yoğurdumuzun, coğrafi işaretinin tescilini alarak tamamen koruma altına alacağız.Silifke yoğurdunu her alanda tanıtarak, marka değerini tüm dünyaya duyuracağız” şeklinde konuştu.

Coğrafi işaret ile yöresel ürünleri taklit ve sahtelerine karşı koruyarak haksız rekabeti önleyeceklerini belirten Kaynar, “Üreticilerin gelirleri artacak ve kırsal nüfus yerinde tutulabilecek. Ayrıca tarımsal üretimin çeşitliliğini teşvik ederek özgün ürünlerin gelişmesinin sağlayacağız. Bu sayede katma değer ve istihdam yaratılacak. Silifke yoğurdu tamamen doğal bir ürün. Yoğurdun içinde katkı maddesi yok ve tamamen doğal. Ancak raf ömrü diğer yoğurtlara göre daha kısa” dedi.

Nurettin Kaynar, Silifke’nin Türkiye’nin çilek üretiminin yüzde 50’sini karşıladığına dikkat çekerek, “İhracatın da yüzde 65’lik kısmı Silifke’den gerçekleştiriliyor. Bu yıl da hem üretim hem de ihracatta çok iyi bir sene oldu. 15 bin dönüm alanda 60 bin ton civarında üretim yapıldı, bunun 30-35 bin tonu ihracata gönderildi. Genellikle Rusya, Ukrayna ve Azerbaycan’a ihracat yapılıyor. Önümüzdeki dönem çilek üretiminde yüzde 10-20’lik bir artış bekliyoruz. Silifke çileğinin de coğrafi işaretinin tescil çalışmalarını yapıyoruz. Bu sayede Silifke çileğini dünyaya tanıtacağız. Önümüzdeki sene nisan veya mayıs ayında çilek karnavalı düzenlemeyi planlıyoruz” şeklinde konuştu.

Yerel yönetimler ve STK’lar ortak çalışıyoruz

Kaynar, Silifke ve bölgesini bir bütün olarak gördüklerini belirterek, “Resmi kurumlar, üniversiteler, odalar, birlikler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları ile yapmış olduğumuz birçok ortak çalışma sayesinde, Türkiye ve dünya çapında ismimizden söz ettirdik. Bizim için önemli olan tek şey ihracatın artırılması, ekonominin büyütülmesi ve halkımızın refah düzeyinin yükseltilmesidir. Artık şehirlerin büyüklüğü nüfuslarıyla değil, yaptıkları ihracatla, ekonomisiyle, sanayisiyle ve tarımsal zenginliğiyle anılıyor. Ekonominin büyümesi için çaba gösteren, çalışan, üreten her kişinin, her firmanın, her kurumun sonuna kadar destekçisiyiz. El ele vererek ülkemizi ve ilçemizi daha iyi noktalara taşıyacağımıza inancım sonsuzdur” diye konuştu