Rusya ekonomisinin genel yapısı, dünyadaki konumu, güçlü yanları ve yapısal sorunları hakkında bilgiler veren Güven, yaşanan son gelişmelerin bunlar üzerine etkileri ve Türkiye’nin beklentilerini anlattı. Seminerde Türkiye – Rusya ekonomik ilişkilerinde son dönemde ki gelişmeler ele alındı.

 Rusya’nın dünyanın en büyük ekonomilerinde biri olduğunu kaydeden Güven, Rusya’nın 2,1 trilyon dolar gayri safi milli hasıla ile dünyada sekizinci sırada bulunduğunu söyledi. Ancak bu yıl rublede yaşanan değer kaybının dolar bazında Gayri safi milli hasılaya (GSMH) olumsuz etkileri olduğunu ifade eden Güven, bu rakamlarda düşüşler olabileceğini belirterek, “Türkiye’de 17. Sıradayken 18. sıraya geriledi. Rusya’da ekonomi küçüleceği için ve rubledeki değer kaybı da devam edeceği için önümüzdeki sene bu sıralamalarda değişiklikler olması bekleniyor. Hatta Türkiye ile ilgili şöyle tahminler var, ilk yirmiye bile giremeyecek. Çünkü hem ekonomideki büyüme yeterli değil hem bizde de Türk lirasının ciddi değer kaybı söz konusu. Rusya’nın kişi başı milli gelir seviyesi de 2014 yılı için 13 bin dolar civarlarında. Türkiye’de ne yazık ki 10 bin dolar seviyelerinde bir süredir duruyor.” bilgisini paylaştı.

 Yoksulluk göstergelerinde de Rusya’nın son on yılda büyük başarılar sağladığını söyleyen Güven, “Ancak yine krizden dolayı artış var. Son rakamlara göre 21 milyon kişi yoksulluk sınırının altında gözüküyor. Yüzde 14-15 yoksul nüfus var.” dedi.

 Yatırım alanında bu dönemde popüler olan tarım konusuna da değinen Güven, son dönemde atılan adımlara bakıldığı zaman tarım alanında bir potansiyel olduğunu belirtti. Güven, “Önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde muz ve hurma dışında her şeyi üretebileceklerini söylüyorlar. 20 sene sonra Ruslar bize tarım ürünü satarsa şaşırmayalım, böyle bir potansiyel var.” yorumunda bulundu.