Türkiye'nin pirinç ambarı İpsala'da ilk hasat yüzleri güldürdü. Markalaşma için önce patent sorununu çözen İpsala, artan stokları ise tanıtım atağı ile eritecek
Türkiye’nin öne çıkan çeltik üretim merkezlerinden İpsala’da sezonun ilk çeltik hasadı ile birlikte 16. İpsala Çeltik Festivali ve Tarım Fuarı da aynı anda yapıldı. Festivali kapsamında gerçekleştirilen ‘Çeltik Zirvesi’ panelinde İpsala çeltiğinin markalaşma ve pazarlama sorunları ele alındı. Panelde söz alan iş dünyası temsilcileri, artan stoklarını eritmek için tanıtıma ağırlık verdiklerini, yeni mahsul pirinçle Sultanbeyli’de 10 bin kişiye pilav dağıtacaklarını ifade etti. İş çevreleri ithal pirinçle karıştırılmış Osmancık pirincine karşı da mücadele etmeyi planlıyor.
Girgin: Gıda OSB için yer tespiti sürüyor
İpsala Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Girgin, bölgelerine en büyük katma değer sağlayan ürünün çeltik olduğunu belirterek, “Bölgemiz konusunda TEPAV ile birlikte ciddi bir çalışma yaptık. Bir rapor halinde kamuoyuna sunacağız. Bölgeye katma değer sağlayacak en büyük projelerimizden birisi de Keşan’da kurulacak Gıda OSB. Bu konuda çalışmalarımızı bitirmek üzereyiz. Yer tespitleri sürüyor. Su kaynaklarının yoğunluğu bölgemizi yaşam alanı haline getirecek. Bölgenin en önemli ürünü pirinçle ilgili Keşan Ticaret ve Sanayi Odası ve İpsala Ticaret Odası ile yaptığımız çalışmalar sonucu patentimizi aldık. Ürününün tanıtılması ve paketlemeyle ilgili bizlere iş düşüyor. Geçen yıl özellikle yurtdışından ithal edilen kalitesiz pirinç ile Osmancık pirinci ile karıştırılarak piyasaya sürüldü. Bu birinci öncelikli sorunumuz olacak” diye konuştu.
Kerman: Tüketimde tıkanırsak pirincimiz değer kaybeder
İpsala Belediye Başkanı Mehmet Kerman da bu yıl geçmiş yıllara göre pirinçte daha çok verim beklediklerini vurgulayarak, “Çünkü ekiminden bugüne kadar hava şartlarıyla ilgili herhangi bir problem yaşanmadı. Ne kadar üretirsek üretelim tüketme konusunda tıkanırsak, bizim pirincimiz değerini kaybeder. Üretimi kadar pirincin tüketilmesi için de çalışmalıyız. Çeltikte stoklar birikiyor. Eğer bu stokları eritemezsek fiyatlar düşer. Bunu aşmak için pirincin tanıtılması gerekiyor. Bu nedenle yeni mahsul olan pirincimizi İstanbul Sultanbeyli’de 10 bin kişiye pilav dağıtarak tanıtacağız” şeklinde konuştu.
Özdemir: Çeltik ile pirinç arasında bir seçim yapmamız gerekiyor
İpsala Kaymakamı Eyyüp Özdemir ise İpsala’nın çeltik üretmek ile pirinçte markalaşmak arasında bir tercih yapmak zorunda olduğunu vurgulayarak, “Çeltik üreteceksek, tarladan biçeriz ve satışını gerçekleştiririz. Ama pirinç üreteceksek, nihai malları üretemeyenlerin hammaddeye sahip olması, hammaddenin hem fiyat anlamında hem üretim alanındaki gelişmeleri yönlendirmesi mümkün değil. Bunun için bir seçim yapmalıyız” dedi.
Bozkurt: Havzada refahın artırılması için birleşmeliyiz
Dr. Rüştü Bozkurt, pirinç konusunda bilgi kirliliği olduğunu belirterek, “Rekolte, toplam üretim miktarı ve kaç dekar alanın ekildiği konusunda doğru bilgi alınamıyor. Sürekli aynı tarlaya aynı mono kültür ürünü ekillirse toprak yorgun düşer. Alternatif ürünler için de ciddi çalışma yapılmalı. Sektörde kiralama ve ciddi ölçekli küçük işletme hakimiyeti var. Devletten hizmette birleştirme istemeliyiz. Bölgede makineye gereksiz para ödeniyor. Teknik donanım, tarım işletmeleri maliyetleri önümüzdeki günlerde problem olabilir. Gübreleme teknikleri ve depolama sistemlerinde ciddi bir fizibilite gerekli. Burası bizim vitrinimiz. Hamzadere Havzası’nda maddi ve kültürel zenginliği artırmak için birleşmeliyiz” dedi.
Dünya