Alaska Fairbanks Üniversitesi'nden bir profesörün liderliğindeki araştırma ekibi, petrolle kirlenmiş topraklardaki bitkilerin iyileştirme etkilerini inceliyor. Mikrobiyoloji profesörü Mary Beth Leigh ve ekibi, gübreleme ve çim ekimi gibi ilk tercihlerin, bitkilerin ve onlarla ilişkili mikropların petrolle kirlenmiş toprakları nasıl temizlediğini araştırıyor.
Yakın zamanda Microbiology Spectrum dergisinde yayınlanan bir çalışma, bitkilerin kirleticilerle kirlenmiş ortamları eski haline getirmek için potansiyel olarak önemli bir araç olduğunu ortaya koyuyor. Araştırma, Fairbanks, Alaska yakınlarındaki petrolle kirlenmiş bir alanda yapılan bir önceki çalışmaya dayanmaktadır.
Önceki araştırmada, bilim insanları petrolle kirlenmiş topraktan test parselleri oluşturarak çeşitli yöntemleri denemişlerdir. Çim ekimi ve gübreleme gibi işlemler yapılan bazı parsellerde, diğerlerinde ise hiçbir işlem yapılmamıştır. İlk üç yılın sonunda kirlenme belirgin bir şekilde azalmış ve yerli bitki türleri çimlerin yerini almıştır.
Üç yıl sonra yapılan takip çalışmasında ise mikroplar incelenmiştir. Şaşırtıcı bir şekilde, mikropların türleri yerine başlangıçtaki gübre ve çim kombinasyonlarına bağlı olarak farklılık gösterdiği bulunmuştur. Bu durum, bitkilerin yerine mikropların petrolü parçalayarak temizleme sürecine katkıda bulunabileceğini göstermektedir. Daha fazla araştırma ile, bitkilerin ve gübrelerin kullanımıyla biyolojik olarak petrolü parçalayan mikropların geliştirilebileceği ve fitoremediasyonun daha etkili hale getirilebileceği umulmaktadır.
Mary Beth Leigh, henüz hangi bitki ve gübre kombinasyonunun en etkili olduğuna dair kesin bir karar verilemediğini belirtmektedir. Bununla birlikte, fitoremediasyonun dizel yakıtla toprak kirlenmesi yaşayan kırsal topluluklar için önemli bir araç olabileceğini vurgulamaktadır. Bu çalışmanın, dünya çapındaki fitoremediasyon stratejilerine de etki edebileceği düşünülmektedir.
Çalışmayı destekleyenler arasında yer alan Prag Kimya ve Teknoloji Üniversitesi'nden Ondrej Uhlik, kirlenmiş alanların yeniden canlandırılmasının, Çek Cumhuriyeti ve Alaska gibi kırılgan ekosistemlere sahip topluluklar için büyük etkileri olabileceğini ifade etmektedir. Arazinin geri kazanılması, toplulukların gelişmesine ve toksinlerle yaşamak zorunda kalmamalarına olanak sağlayarak heyecan verici bir potansiyele sahiptir.
phys.org