PARİS İKLİM ZİRVESİ HAKKINDA BİLMENİZ GEREKENLER

Dünya'nın gözü 30 Kasım'da başlayan ve 11 Aralık'a kadar Paris'te gerçekleşecek olan iklim konferansında olurken bu zirve önemli konulara da ev sahipliği yapacak.

 195 ülkenin katılacağı ayrıca ABD Başkanı Barack Obama, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Birleşik Krallık’tan David Cameron’un da dahil olduğu 138 liderin de bizzat bulunacağı iklim zirvesi gezegenimizin geleceğini etkileyecek kararların alınacağı bir zirve olacak.

 130’u aşkın devlet başkanın ve 195 ülke temsilcisinin toplanma amacı, sera gazlarında istikrarı sağlamak ve gezegenimize geri dönüşü olanaksız derecedeki zararları engellemek. Bilim adamları ise 2 dereceyi aşan ısı artışının yok edici değişimleri tetikleyebileceği uyarısında da bulunuyor.

Sera gazı salımlarıyla ilgili ülkeler arası mevcut taahhütler 2020’de sona eriyor ve bu nedenle Paris’te hükümetlerin en azından bundan sonraki on yılda, potansiyel olarak da bunun ötesinde, neler olacağına dair bir anlaşmaya varmaları bekleniyor.

 İklim zirvesine konu olan başlıca konular arasında ; Atmosfere karışan kömür, petrol ve doğal gaz salımları, deniz seviyesinin yükselişi, olumsuz hava şartları, ürünlerin kurumasına yol açan ve milyonlarca kişinin su kaynaklarını tehdit eden ani ısı artışı bulunuyor.

 Paris’teki konferans için dünyada 150’den fazla hükümet “kesin katkılar için ulusal niyet beyanı” sundu. Bu beyanlardaki taahhütlerin toplamı, küresel ısınmanın bu yüzyıl sonunda 2 derece hedefini ıskalayacağını, 2.7 derece olacağını öngörüyor. Beyanlardaki fazladan taahhütler gerçekleşmezse, bugünkü çevre politikaları sonunda küresel ısınma 4 dereceye yaklaşacak ya da çoktan geçecek.

 Maalesef Türkiye ise niyet beyanında, fosil yakıt tüketimini kısmaktan ziyade daha fazla fosil yakıt yakmayı, dahası fosil yakıt yakma hızını da arttırmayı vaadediyor. Yani Türkiye’nin “çevreci” bir politika olarak öngördüğü değer dahi, fosil yakıt tüketimi ve karbondioksit salımlarında geçmişe oranla daha hızlı bir artış demek.

 Paris İklim Zirvesi’nde her ülke çeşitli taahhütler de bulunurken AB 2030'a kadar salımlarını 1990 yıllarına oranla % 40 azaltacak. ABD 2025 yılına kadar salımlarını 2005 yılı düzeylerinin % 28'i kadar azaltacak. Çin ise salımlarını 2030 düzeyi ile sınırlı tutmayı kabul edecek. 

 Eğer ülkeler aynı fikirde bir araya gelerek iklim konusundaki hedefler üzerinde anlaşmaya varabilirlerse uluslararası işbirliğiyle gezegenimizin geleceği için önemli bir adım atılmış olacaktır. 

Hayal Senem Sayan

  • Site Yorumlarý
  • Facebook Yorumlarý Facebook Yorumlarý
Yeni yorum yaz
Henüz bir yorum yazýlmadý. Ýlk yazan siz olabilirsiniz.