Armağan, gazetecilere yaptığı açıklamada, sosyal medyada organik tarıma ilişkin araştırma yaptığı sırada tesadüfen solucan gübresi üretimi hakkında bilgi edinmeye başladığını belirterek, bunun üzerine Milas'ın İçme Mahallesi'nde 12 dönümlük bir alanda tesis kurduğunu dile getirdi.

Tarıma dayalı bir işle hayallerini gerçekleştirmeye başladığını anlatan Armağan, "İstanbul'da dünyaca ünlü bir ayakkabı firmasının yöneticisi olarak 15 yıla yakın çalıştım. Daha sonra sakin bir yaşamı tercih etmem gerektiğini düşünerek araştırmalara başladım. Sosyal medyada aramalar yaparken rastladığım solucan gübresi üretimi oldukça cazip geldi" diye konuştu. Armağan, 35 bin lira değerindeki 100 bin adet solucanı tesisine getirerek özel bir ortam oluşturduğunu vurgulayarak, popülasyonun 400 bine çıkmasıyla gübre üretiminde artış yaşanmaya başladığını kaydetti. Gübrenin Türkiye'de 10 yıldır bilindiğini ancak bunun pazarlama sorunu bulunduğunu belirten Armağan, "Amerika'da 1950'li yıllardan bu yana kullanılan bir ürün olmasına rağmen ülkemizde yalnızca son 10 yıldır tanınan bir ürün. Henüz yeni tanınıyor olması nedeniyle pazarlama sorunu bulunuyor. Kendi çabalarımla gübrenin tanıtımı için uğraş veriyorum" ifadesini kullandı. Armağan, solucanları büyükbaş hayvan gübresiyle beslediğini, üretimde kimyasal bir süreç bulunmadığına işaret ederek, şöyle devam etti: "Üretim havuzlarındaki nemi korumak için belirli aralıklarla sulama yapıyorum. 3,5 ay sonunda hasat yaptığımızda solucanların ürettiği gübrede Türkiye'nin en yüksek değerlerinden yüzde 65'lik bir organik sonuç ortaya çıkıyor. Solucanlar, toprağın verimliliğini artırıcı bir güce sahip. Böylelikle organik solucan gübresi her türlü bitkinin, meyvenin, çiçeğin ihtiyaç duyabileceği bütün besin elementlerini içermiş oluyor. Bu gübre geleneksel tarım, peyzaj gibi toprakla ilgili her işlemde kullanılabilir."