AYDIN`DA JEOTERMAL KAVGASI

Prof. Dr. Yunus Çengel, jeotermal tartışmalarına yeni bir yorum getirdi.

 Aydın’da bir süredir Jeotermal enerjinin kanser yaptığı, insan ve çevre sağlığına olumsuz etki yaptığına yönelik tartışma ve eylemler devam ederken konunun dünyadaki en uzman kişilerinden ADÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı ve Jeotermal Enerji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Yunus Çengel değerlendirmesinde “Sapla samanı birbirine karıştırıyorlar” dedi.                                                                                            
 İsim vermeden Aydın Valisi Erol Ayyıldız’ı jeotermal konusunda cehaletle suçlayan CHP Aydın Milletvekili Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar ve Aydın Tabip Odası Başkanı Metin Aydın’ın açıklamalarını yersiz bulan ve dünyanın pek çok ülkesinde yazdığı kitaplar ders kitabı olarak okutulan Prof. Dr. Yunus Çengel, “Zamanımızda bilgiye ulaşmak son derece kolay bir hale gelmiştir ve bilgi bankaları adeta elimizin altındadır. Bu durum, geçerli gerçek bilgi ile geçersiz hayal ürünü bilgiyi birbiriyle karıştırma rizkini beraberinde getirmektedir ki tehlikeli bir durumdur. O yüzden bu zamanda sahip olunması gereken en kritik becerilerden biri, sap ile samanı, gerçek ile safsatayı birbirinden ayırmayı ve bilgileri filtrelemeyi mümkün kılan muhakeme etme yani eleştirel düşünme becerisidir. Eleştirel düşüncenin de köşe taşları aklî muhakemeye dayalı felsefe biliminin esaslarından olan mantık, akla uygunluk, tutarlılık, bilinen gerçeklerle uyumluluk ve dikkattir. Ve de insaflı olmak ve acele hüküm verme dürtüsüne boyun eğmemektir” diyerek her iki hekimin de jeotermal konusundaki açıklamalarının bilimsellikten uzak olduğunu vurguladı.

 Prof. Dr. Yunus Çengel “Bu yerli kaynak gerekli hassasiyet gösterildiği takdirde dünyada en çevre dostu enerji türlerinden biri olarak bilinmektedir. Elektrik enerjisiz bir hayat düşünülemeyeceğine göre ve yerli ve yenilenebilir bir enerji olan jeotermal enerji, üretilen birim elektrik enerjisi başına çevreye ve sağlığa en az zarar veren enerji türlerinden biri olduğuna göre, jeotermal enerjiye karşı çıkmanın bir anlamı yoktur. Örneğin Türkiye’de 2013 yılında trafik kazalarında 3 bin 685 kişi hayatını kaybetmiş, 275 bin kişi de yaralanmıştır. Ama aklı başında hiç kimse bu hazin tabloya bakıp da araçların yasaklanmasını istemez. Aklın gereği, hatalardan ve eksiklerden ders çıkarıp hataların tekrarlanmasını önlemek ve gerekli tedbirleri alıp olası zararı olabilecek en düşük seviyeye indirmektir. Jeotermal enerjide bilgi toplumuna yakışır bir tarzda uzlaşmacı bir yaklaşımla ortak bir zemin oluşturup birlik olmak, ancak bilimsel veriler ışığında bilimin birleştirici gücü ile olur. Bu da Aydın’da hava, su, toprak ve tarım ürünlerinde düzenli ve yeterli sayıda ölçümler yaparak çevre ve sağlık için tehdit oluşturan arsenik ve hidrojen sülfür gibi kimyasalların takibi ve bu tür bilimsel verilere dayanarak ilgililerin ve halkın bilgilendirilmesi ve de sorulara cevap bulmak için gerekli Ar-Ge’nin yapılması ile mümkündür. Bunun için de kendi yeri, yetkin insan gücü, laboratuvar altyapısı ve yeterli bütçesi olan bir jeotermal merkezi bir an önce hayata geçirilmelidir” dedi.


“KANSER SÖYLENTİLERİ BİLİM DEĞİL ANTİ-BİLİMDİR”

 Aydın’da özellikle Tabip Odası Başkanı tarafından sürekli açıklanan jeotermal-kanser vakaları ilişkisini de ‘anti bilimsel’ olarak değerlendiren Prof. Dr. Yunus Çengel, “Aydın ilinde son yıllarda kanser vakalarının arttığı verisine dayanarak ve son yıllarda bölgede değişiklik olarak jeotermal enerjine işaret ederek, aynı anda görülen iki şeyden birini diğerinin sebebi ilan etmek bilim değil, anti-bilimdir. Bu kolaycı yaklaşımın bilimsellikle bir ilgisi yoktur. Böyle tek bir gözlemsel çalışmaya dayalı olarak söylenebilecek en makul şey, ‘Acaba jeotermal enerji ile kanserin bir ilgisi olabilir mi?’ sorusunu sormak ve kontrol yerleri/grupları oluşturarak dikkatli ölçümlere dayalı uzun vadeli araştırmaların yapılmasını önermektir” dedi.

İHA
  • Site Yorumlarý
  • Facebook Yorumlarý Facebook Yorumlarý
Yeni yorum yaz
Henüz bir yorum yazýlmadý. Ýlk yazan siz olabilirsiniz.