Antep Fıstığı Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Nevzat Aslan, dünyada Antep fıstığı üretiminde birinci sırayı alan İran'ı, ABD ve Türkiye'nin izlediğini söyledi.

İhracat piyasasında ise Türkiye'nin daha gerilerde yer aldığını anlatan Aslan, "Amerika ve İran, konvansiyonel tarımla yüksek miktarda üretim yapabilmekte ve üretimin tamamı sulu şartlarda gerçekleşiyor. Ülkemizde ise tamamına yakını kuru. Sulu üretim genel üretimin yüzde 2-3 gibi küçük bir alanı kapsıyor." dedi.

Antep fıstığının, Türkiye'de üçüncü ya da dördüncü sınıf tarım arazilerinde üretildiğini, İran ve ABD'de ise birinci sınıf tarım arazilerinde yetiştirildiğini aktaran Aslan, bu nedenle Türkiye'deki üretimin yağışa bağlı olduğunu vurguladı.

Antep fıstığının bir yıl veriminin arttığını, sonraki yıl ise düştüğünü vurgulayan Aslan, "Biz bunu 'var yılı yok yılı' şeklinde nitelendiriyoruz. Yağışa da bağlı olarak bazen verim çok fazla düşebiliyor. Örneğin iki yıl önce çok fazla yağış aldığımız için iki yıldır yüksek miktarda ürün almaktayız. Hatta geçen yıl ABD'yi geride bıraktık." diye konuştu.

Türkiye'nin dünya pazarında yüzde 1-3 arasında bir ihracat hacmine sahip olduğunu kaydeden Aslan, "Uluslararası online satış sitelerine baktığımızda ülkemizde üretilen Antep fıstığı, Türk fıstığı diye isimlendiriliyor ve libresi 3 dolar daha pahalı. Yani kilogramda yaklaşık 6-7 dolar daha pahalıya alıcı buluyor. Çünkü en lezzetli fıstık olarak tanımlanıyor. Bunun sebebi, bizim bu yıl tamamladığımız bir araştırma neticesinde de ortaya çıkan, sulu ve kuru şartlarda Antep fıstığının aromasında değişiklik olması. Kuru şartlarda üretilen Antep fıstığının aroması daha zengin. Ayrıca çeşit özelliğinden ve iklimden kaynaklı farklı bir aroması ve lezzeti var. Sulu şartlarda üretilen Antep fıstığı bile, İran ve ABD'de üretilen Antep fıstığından daha zengin bir aromaya sahip. Kendi ürettiğimiz Antep fıstığından kuru ve sulu üretimi kıyasladığımızda ise kuru koşullarda üretilen fıstığın daha öne çıktığını görüyoruz." diye konuştu.

Son yapılan çalışmalarla rekoltenin artırılması, sulu arazilerin artırılmasına yönelik sevindirici gelişmeler olmakla beraber üreticilerin bu konuya daha fazla ağırlık vermesi gerektiğine işaret eden Aslan, "Ülkemizde üretilen Antep fıstığı lezzeti bakımından iddialı bir yere sahip ve üretimimiz de her geçen gün artmakta. Şu an yaklaşık 3 milyon dekar alanda Antep fıstığı üretimimiz var ve genç bahçelerimiz artıyor. Bu sayede üretimde bizden öndeki ülkeleri geçme imkanı bulacağız. Bununla birlikte tanıtımı da arttırınca dünya piyasasında daha çok söz sahibi olabiliriz." değerlendirmesinde bulundu.