Dünya genelinde yaklaşık 13 bin, Türkiye'de de bin 400 civarında üzüm çeşidi bulunduğu, ülkede ticarete konu çeşit sayısının ise sadece 30 dolayında olduğu bildirildi.
Bağ alanları 70 bin dekardan 10-15 bin dekara kadar gerileyen Bilecik'te, daralmanın önüne geçmek ve mevcut üzüm çeşitlerinin koruma altına alınması için çalışma yürüten Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, ilin genetik kaynağı konumundaki üzüm çeşitlerinin ıslah çalışmalarında kullanılmasını ve ticarete konu türlerin artırılmasını hedefliyor.
Çalışmayı yürüten öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hayri Sağlam, Bilecik'in tarihin her döneminde üzüm bağlarıyla meşhur olduğunu ve cumhuriyet döneminin ilk yıllarında kurulan 6 asma fidan üretim istasyonundan birisinin de Bilecik'te kurulduğunu hatırlattı.
Bilecik'in 2000'li yılların başında yaklaşık 70 bin dekar olan bağ varlığının, 10-15 bin dekara kadar gerilediğini belirten Sağlam, şunları kaydetti:
''Her geçen gün bağ alanları daralıyor. Üniversite olarak bu daralmanın önüne geçmek ve mevcut durumda yetiştiricilik yapan çiftçilere destek olmak için projeler geliştiriyoruz. Çiftçilerin sorunlarını çözmeye yönelik olarak onlara birebir destek veriyoruz. Diğer yandan, ilimizde geçmişten beri yetiştirilen ve ilimizin genetik kaynağı konumundaki üzüm çeşitlerini belirleyerek Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının ilgili kuruluşlarında koruma altına alınmasını sağlamaya çalışıyoruz. Yaptığımız araştırmalarda Bilecik'te 16 yöresel üzüm çeşidi belirledik. Bu çeşitlerle yapılacak ıslah çalışmaları ile önümüzdeki 15 ila 20 yılda Bilecik'te ticari üretime yönelik yeni çeşitlerin geliştirilebileceğini düşünüyoruz. Çok kısa bir süre içerisinde bu çeşitlerin yerini Türkiye'de üretimi yapılan ticari çeşitlerin alacağını düşünüyoruz. Özellikle çekirdeksiz çeşitlerin önem kazanmasını bekliyoruz.''
Sağlam, Bilecik'in üzüm yetiştiriciliğine en uygun illerden biri olduğunu vurgulayarak, ''Tek eksiğimiz insan, iş gücü noksanlığı. Tüm diğer tarım kollarında olduğu gibi üzümde de bir kan kaybı devam etmekte.'' ifadelerini kullandı.
Bilecik'te yeniden bağcılık kültürünün oluşmaya başladığını anlatan Sağlam, bu eğilimin devam etmesi durumunda 10 yıllık dönem sonunda il genelindeki bağ alanının önemli ölçüde artacağını dile getirdi.
''Ticarete konu üzüm çeşidi sadece 30 dolayında"
Sağlam, Türkiye'nin önemli sayıda üzüm çeşidine ev sahipliği yaptığına dikkati çekerek, "Dünya üzerinde yaklaşık 13 bin, Türkiye'de de bin 400 civarında üzüm çeşidi bulunuyor. Bu kadar geniş üzüm çeşidi varlığına rağmen ticarete konu olan üzüm çeşidi sadece 30 dolayında." dedi.
Üzümün dünyada en çok üretilen meyve türlerinden biri olduğuna işaret eden Sağlam, şunları kaydetti:
"Dünyada yaklaşık 70 milyon ton üzüm üretimi var. Türkiye'nin üzüm üretimi yaklaşık 4 milyon ton civarında, bağ alanı açısından dünyada dördüncü sıradayız. Üretim açısından ise yıllara göre değişmekle birlikte 5 ya da 6. sırada yer alıyoruz. Ürettiğimiz üzümün önemli bir bölümü iç üretime gidiyor. Yaklaşık yıllık 200 bin ton yaş üzüm ihraç ediliyor. Daha çok Rusya, Almanya ve Avrupa ülkelerine ihracat yapılıyor. 250 bin ton civarında kuru üzüm de İngiltere, ABD ile AB ülkelerine pazarlanıyor. Ülkemize kuru ve yaş üzüm ihracatı ile yıllık yaklaşık 1 milyar dolar gibi döviz girmekte.''
Anadolu Ajansı