Vatandaşlara açık gıda almamaları için uyarıda bulunan TGDF Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ekşi, seyyar satıcıdan gıda diye bir anlamda zehir satın alındığını ifade etti.
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF) Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aziz Ekşi, ambalajsız satılan yiyeceklere gerek çevreden gerekse insan elinden mikrop bulaşabildiğini, bu durumun da zehirlenmelere ve hastalıklara yol açtığını belirterek, "Dolayısıyla insanlar, seyyar satıcıdan gıda diye bir anlamda zehir satın alıyor" dedi.
Ekşi, yasal olmayan seyyar satışın kaçak bir ticaret tarzı olduğunu ve açıkta satılan gıdaları kimin ürettiğinin bilinmediğini söyledi.
Böyle bir durumda, meydana gelebilecek zehirlenme ya da ölümlerde herhangi bir sorumlunun da bulunamayacağını aktaran Ekşi, "Ambalajsız satılan gıdalarda mikroplar kısa sürede çoğalır. Ambalajsız satılan yiyeceklere gerek çevreden gerekse insan elinden mikrop bulaşabiliyor. Bu durum da zehirlenmelere ve hastalıklara yol açabiliyor. Dolayısıyla insanlar, seyyar satıcıdan gıda diye bir anlamda zehir satın alıyor ve zehir için para ödüyor" diye konuştu.
Uygun muhafaza yöntemleriyle gıdanın raf ömrünün uzatılabileceğini, muhafaza yönteminin ise gıdadan gıdaya değiştiğini dile getiren Ekşi, şöyle devam etti:
"Süt ve konserve gibi gıdalar, pastörizasyon veya sterilizasyonla muhafaza edilir. Gıdaları buzdolabında tutmanın nedeni de budur. Düşük sıcaklıkta bakteri çoğalması çok yavaştır. Kurutma da yaygın bir yöntemdir. Çünkü kuru gıdalarda mikrop gelişemez. Fakat hangi muhafaza yöntemi uygulanırsa uygulansın gıdaların ambalajlı olması zorunludur. Aksi takdirde kısa sürede tekrar bozulmaları kaçınılmazdır. Kısaca ambalaj, gıda içeriğinin aynasıdır ve dışarıdan gelen zararların ise engelidir. Bu nedenle ambalajsız gıda satın alınmasından sakınılmalıdır. Seyyar ve açık gıda ticareti ne kadar yaygınsa bu yolla zehirlenme olasılığı o kadar fazladır."
"Bu konuda halkımız bilinçlendirilmelidir"
Prof. Dr. Ekşi, yasak olan seyyar gıda satışına tolerans gösterilmemesi ve sıkı bir denetimle bu tür satışın engellenmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Halkı bu konuda bilinçlendirmek, seyyar gıda satışını önlemenin en etkili aracıdır. Bu amaçla, ambalajsız gıda kaynaklı ekonomik kayıplar ve sağlık tehditleri, topluma açık bir dille anlatılmalıdır" ifadelerini kullandı.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü ile Dünya Sağlık Örgütü gibi uluslararası kuruluşların görevinin, insanların yeterli ve güvenli gıdaya ulaşmasını sağlamak olduğunu dile getiren Ekşi, "Ambalajlı gıda, ülkelerin gelişme düzeyinin de bir yansımasıdır. Açık veya seyyar gıda satışı, gelişmiş ülkelerde çoktan tarihe karışmıştır" diye konuştu.
Ekşi, TGDF olarak gıdaların legal olmasını savunduklarını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Daha doğrusu TGDF'nin varlık nedenlerinden biri de budur. Çünkü gıda sektörünün başlıca işlevi, insanların güvenli, yeterli ve besleyici gıda gereksiniminin karşılanmasıdır. Ambalajsız gıdanın güvenli olduğundan söz edilemez. TGDF, ilgili kamu kuruluşlarıyla, bilinçli gıda alışverişi ve sağlıklı gıda tüketimi konusunda annelerden başlayarak bir eğitim programı uygulamayı amaçlamaktadır."
Dünya