Biyoenerji tarımına öncülük edilmesi amacıyla TÜBİTAK projesi kapsamında Kırşehir'de denenmeye başlanan ABD kökenli "dallı darı" bitkisinin üretiminden olumlu sonuçlar alındı.
Ahi Evran Üniversitesi (AEÜ), Mustafa Kemal Üniversitesi ve Çukurova Üniversitesi işbirliğinde 2 yıl önce hazırlanan ve TÜBİTAK tarafından 1,5 milyon lira destek sağlanan proje, Akdeniz Bölgesi'nde Hatay'da, İç Anadolu Bölgesi'nde ise Kırşehir'de yürütülüyor.
ABD'den getirilen 174 farklı dallı darı genotipi, Kırşehir Ticaret Borsasının tahsis ettiği 10 dekar alana ekildikten sonra 2 yıl süreyle takip edildi.
Ova ve yayla tipi dallı darı genotiplerinden bazılarının Kırşehir'in ekolojik koşullarına uyum sağladığı belirlendi.
Projeyi ve gelişmeleri değerlendiren AEÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tamer Yavuz, hem Hatay'da hem de Kırşehir'de ekilen dallı darının Kırşehir'e beklenenden daha çok adapte olduğunu gördüklerini söyledi.
Dallı darının ova tipi olanının biyoenerji tarımı, yayla tipinin ise kaba yem alanında kullanıldığını ifade eden Yavuz, Kırşehir'de her iki çeşidin de yetiştirilebileceğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Kırşehir deyince akla hayvancılık geliyor. Hayvancılık deyince de kaba yem. Ülkemizde büyük bir kaba yem problemi var. Kırşehir'de bu sorun daha fazla. Yaklaşık 2,3 milyon dekar alanda tarla tarımı yapılıyor. 1,2 milyon dekar alanda da nadas uygulanıyor. Sadece 40 bin dekar alanda yem bitkileri ekimi var. Hayvan sayısına yetecek kaba yem üretilmiyor. Alternatif olabilmesi açısından Kırşehir koşullarına uygun dallı çeşitlerinin ilerde kaba yem kaynağı olarak kullanılması çok muhtemel çünkü, bu bitki zaten Amerika'nın meralarının doğal bitkisi. Hayvan otlatmak suretiyle de kullanılıyor. Biyoenerji için yapılan hasattan sonra gelen yağışlarla yeni sürgünlerin bile otlak olarak kullanılması mümkün."
Dallı darıdan elde edilecek tohumların çiftçilere yaygınlaştırılmasının da mümkün olabileceğini anlatan Yavuz, Akdeniz iklim kuşağında yürütülen çalışmada doğal olarak iklimin getirdiği olumsuzluklar nedeniyle tohum verimlerinin Kırşehir düzeyinde olmadığını söyledi. Yavuz, şunları kaydetti:
"Hem biyoenerji tarımı hem de kaba yem olarak kullanmak için yürüttüğümüz TÜBİTAK projesinden umut verici sonuçlar elde ediyoruz. Kırşehir, ekolojik koşullarında uygulanan projenin sonuçları bize çok rahatlıkla dallı darının hem enerji tarımında hem de kaba yem olarak yem bitkileri tarımında kullanılabileceğini gösteriyor.
Tohumculuk açısından Kırşehir ekolojisi çok uygun. Elde ettiğimiz hatlarda tohum verimimiz bizi umutlandırdı. 3-5 yıl içinde yapılacak seleksiyonlar sonucunda elde edilecek dallı darı tohumunun çoğaltılarak üretilmesi sürecine başlanabilir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile yürütülecek tescil çalışmaları sonunda buradan elde edilecek çeşitleri çiftçinin hizmetine sunulabilir. Yakın zamanda bunu görmemiz mümkün."
Kaba yem ihtiyacına katkı yapacak
Kırşehir Ticaret Borsası Genel Sekreteri Battal Çelik de hayvancılık ve tarıma verdikleri destek kapsamında alternatif tarım ürünler denemesi için 10 dekar araziyi AEÜ Ziraat Fakültesi'ne tahsis ettiklerini belirtti.
Bu kapsamda dallı darı üretimine de önem verdiklerini dile getiren Çelik, bu bitkinin özellikle hayvancılıkta marka şehir olan Kırşehir ve çevresindeki illerdeki kaba yem ihtiyacına çare olacağına inandıklarını söyledi.
Haber3