Kendinizi tanıtır mısınız?

Lise mezunuyum. İzmir Kemalpaşa'da meyvecilik yapıyorum. 10 senedir Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanlığını yürütüyorum.  Bunun dışında yeni kurulan  Kemalpaşa Merkez Kalkınma Kooperatifi Başkanlığı görevini de yapıyorum.Bu kooperatifle amaçladığımız ve hayalimiz olan şey kooperatif üzerinden üreticiyle, tüketici arasındaki makası daraltmak olacak. Bunun üzerinden çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Bildiğiniz üzere tarım arazilerinin korunması kullanılması ve planlanmasına dair yönetmelikte görevi tarım arazilerini korumak  olan 9 kişilik Toprak  Koruma Kurulu artık istediği üye sayısıyla toplanıp karar alabilecek .Bu yönetmeliğin  çiftçilere getirileri neler olacak?

Toprak koruma kuruluyla alanına bir karar bu. Günümüzde yaşanan sıkıntıların en başında tarım alanlarının konut ,yol ve inşaatta yok olup gitmesidir. Yok alan tarım alanlarını eski haline getirme şansımız yok.

 Tarım alanlarının yok olmasıyla ülkemizde tarım yapılamaz hale geldi. Biz bu alanların tarım dışına çıkılmasına karşıyız. Aydın'da yer alan Vodafone Akıllı Köy ziyaretimizde de bunu görmüş olduk.  Toprak verileni hiçbir zaman inkar etmez.  Burada verimsiz bir alanda bile böyle bu köyü kurup, verimli bir araziye dönüştürüyorlarsa eğer verimli arazilerinde bu amaçla yok olup gitmesine karşıyım.

Çiftçi zarar görecek mi?

Tabi ki çiftçiye zararı olacak. Bu tarz yatırımlar yapıldığında ülkedeki bütün tarım teşkilatlarının görüşünün alınması taraftarıyım. Tarım ilçe müdürlükleri, kooperatifler, ziraat odaları yani tarımın içinde kim varsa görüşünün alınması ve doğru bir karar  verilmesi gerekiyor. Alınan yanlış bir karar bizleri geri dönüşü olmayan yollara sürükleyebilir.

AKILLI KÖY'DEN İZLENİMLER

Vodafone Akıllı Köy  ziyaretinizde ilk izlenimleriniz neler oldu?

İlk duyduğum andan itibaren internetten zaten takip ediyordum. Burada yapılan uygulamaları Kemalpaşa'yla karşılaştırdığımızda farklı olan bir çok yer var. Burada teknolojik tarım yapılıyor. Bizlerde burada yapılan yenilikleri kendi bölgemizde uygulamak için böyle bir organizasyon yaptık. Çokta memnun olduk. Burası sayesinde tarımda kullanılan teknolojileri tanıma fırsatımız oldu. Bir dahaki planımız kadın ve genç çiftçilerimizi de buraya getirmek olacak.

Burada en çok dikkatinizi çeken şey  nedir?

Her şeyden önce erken uyarı sistemleri çiftçinin maliyetini biraz daha aşağı çekebilir. Kendi bölgemizde de biz bunu denedik. Bu sahanın komple bu şekilde takip edilmesi, erken uyarı sistemlerinin olması insanı bir nebzede olsun stresten kurtarıyor. Her şeyin düzenli bir şekilde yerleştirilmesi oldukça ilgimi çekti.

"BİZ BURADAKİ ÇİFTÇİLER KADAR ŞANSLI DEĞİLİZ"

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Bu gibi yatırımların Türkiye'nin her yerinde yapılmasını ve tarım teşkilatları ile beraber koordineli bir şekilde kurulmasını  ülke ekonomimize çok ciddi  katkılar sağlayacağını düşünüyorum. Burası bir başlangıç.  Bizler buradaki çiftçiler kadar şanslı değiliz. Bizim yaşadığımız yerde sadece hayvancılık ve meyvecilik var. Riskimiz daha fazla. Çünkü bir meyveden vazgeçmemiz demek 5 yıllık bir zarara sebebiyet veriyor. Burada çiftçi kazanırsa ülke kazanır. Gelirimiz arttıkça esnafımızda kazanacak. Bunlar hep zincirin bir halkası. Buradaki üreticiler farkı yakından görebiliyorlar. Biz uzaktan gelip buradan memnun olduysak onlarda memnundur diye düşünüyorum teşekkür ediyorum. 

Röportaj Nazife Çakıroğulları