Gazetecilere yaptığı açıklamada zeytinyağının romatizmal ağrıları azalttığını ifade eden Laleli, "Zeytinyağının antioksidan etkisi, antiempromotoral etkisi normal yaşamımızda romatizma ağrılarımızın gelişmesini engellemek, damar sertliğinin engellemek veya Kognitif düşünce yapımızın sürdürülebilirliğine katkısı bulunması yönünden önemli. Gen yapımızda bulunan kanser üretimini yönlendirecek genleri sür prese eden genlerimizi aktive etmesi bakımından tümör yapıcı genlerin faaliyete geçmemesi açısından baskılayıcı etkisi deneysel ortamlarda gösterildiği gibi popülasyon çalışmalarında da gösterilmiştir." dedi.

Avrupa Birliği'nin 70 bin kişi üzerinde yaptığı bir çalışmada zeytinyağının akciğer kanserinin ilerlemesini azalttığını tespit ettiğini kaydeden Laleli şunları söyledi;

"Sigara içenler dahil akciğer kanserini rutin ve belirli bir miktarda zeytinyağı kullananlarda yaş ve meslek eğitimleri de göz önüne alınarak ayrıştırıldığında etkin bir şekilde daha düşük oranda akciğer kanseri görüldüğü, hatta bunun sigara içenlerde dahi tespit edildiği gözlenmiştir. Alansal olarak gösterilmiştir deneysel ortamların dışında. Zeytinyağı alzheimerin kognitif fonksiyonlar, düşünce, algılama ve davranış bakımından da erkinliği arttırmaktadır. Büyük bir ihtimalle sadece serebral vasküler hadiseleri üzerinden değil, enerji kaynağı olarak kullanılmasından ileri geldiğini tahmin ediyoruz."

Yeni tip Korona virüsüne karşı dengeli beslenmenin bağışıklık sistemini daha çok ayakta tutabileceğini belirten Prof Dr. Laleli, "Vücudun direncini artırabilir. Seconder etkileri olabilir. Zaten primer olarak bir tedavi ortamı yok. Bu virüsün ağız, burun boşluklarımızda yer etmemesini sağlamaktır. El yıkamak, ağız burun yıkamak olduğu, ama el yıkamanın en önemli faktör olduğunu, elimizi bir yere değdirdikten sonra yüzümüze götürmememiz gerektiğini, elimizi saçımıza sürdüğümüz zaman bunu evimize kadar, yatak örtümüze kadar taşıyacağımızı unutmamamız lazım." şeklinde konuştu