Suları Marmara Denizi'ne akıtılması planlanan Ergene Nehri için hazırlanan raporda 'Kimyasal arıtma yapılmayan sular, ağır derecede kirliliğe neden olacak' uyarısı yapıldı
ERGENE Havzası’nda kirlilikle mücadele için 2011’de başlayan Ergene Havzası Koruma Planı’na göre Organize Sanayi Bölgesi (OSB) atıklarıyla kirlenen sular Marmara Denizi’ne akacak. Ergene Nehri arıtıldıktan sonra kanal ve tüneller aracılığıyla Marmara’ya karışacak. Projede Ergene’nin suyunu bırakacağı yer Marmara Ereğlisi ve Tekirdağ’ın 4 buçuk kilometre açığında bulunuyor. Trakya bölgesinin en önemli çevre sorunu Ergene Nehri kirliliği için, Çorlu’da TTB, TMMOB, MAREM (Marmara Environmental Monitoring) yetkilileri, Ergene ve Trakya Platformu katılımıyla bir rapor hazırlandı. Rapor, Marmara Denizi’nin Ergene Nehri’nden gelecek kimyasallarla ağır düzeyde kirleneceği ifade edildi.
Rapor, Ergene havzasında yoğun sanayi faaliyetlerinden kaynaklanan kirliliğe bir kere daha dikkat çekti. Marmara Denizi’nin “yarı kapalı, büyük ölçüde kirlenmiş, sınırlı düzeyde su alışverişi olan, sorunlu bir iç deniz” olduğu ifade edilen raporda denizin oksijen gücünün yetersiz kaldığı belirtildi. Derin Deniz Deşarjı Yönetmeliği’ne göre bu derece kirli olan Ergene’nin suları denize verilemez. Çünkü, atık ortamdan daha kirli olamaz.
MARMARA’YA ÖLÜMCÜL DARBE
Ergene Nehri kirliliği için, Çorlu’da TTB, TMMOB, MAREM (Marmara Environmental Monitoring) yetkilileri, Ergene ve Trakya Platformu katılımıyla bir rapor hazırladı. Raporda şu ifadeler yer alıyor.
- Ergene Nehri’nin kirletilmiş suyu gerçekten arıtılıp kilometrelerce yolculukla Marmara’ya gönderilecekse buna hiç gerek yok çünkü büyük maliyetle arıtılan suyu denize dökecek kadar zengin değiliz, bu su tekrar üretimde kullanılır.
- Ergene Nehri tatlı su girdisi Saroz Körfezi biyoçeşitliliği üzerinde çok önemli etkileri olan ve çağlar boyunca oluşmuş bir olgudur. Arıtılmış ve olması gerektiği gibi akan bir akarsudan Saroz Körfezi’ni mahrum etmek, uzun vadede tatlısu bütçesi bakımından söz konusu denizel su kütlesinde ciddi farklılıklara neden olacaktır.
- Amaç gerçek arıtma değil de kirli suyu sadece süzgeçten geçirip katı maddeleri tutmak ise bu zaten can çekişen Marmara’ya son ölümcül darbe olacaktır.
- Bir dönem Trakya tarımsal sulamasının simgesi olan Ergene bugün ülkemizdeki nehir kirliliğinin sembolü olmuştur.
- Ergene nehri yaklaşık 20 yıldır sanayi, evsel ve tarımsal ilaç, gübre atıkları ile 4. derecede kirletilmiş kıta içi akarsudur. Endüstriyel atıkların arıtılmadan dere, gölet, nehir ve denizlere verilmesi durumunda toksik kimyasallar bu alanlara taşınacak. Bu kirli yüzey suların tarımsal sulamada kullanılması sonucu tarım toprakları da ağır düzeyde kirlenir.
Raporda Prof. Dr. Osman İnci’nin araştırmasına da atıfta bulunuldu. Araştırmaya göre, Trakya’da yaşayan böbrek tümörlü hastaların kanında kadmiyum düzeyi sınırın dört katı yüksek bulundu. Araştırmada ağır metal birikiminin nehir kirliliğine bağlı olabileceği, bölgede bu düzeyde başka bir kirleticinin olmadığına dikkat çekildi.
Aydınlık Gazete