İşletmelerini 2011 yılında kurduklarını ifade eden Tarım İşletme Müdürü Mehmet Öner, 300 damızlık hayvan ile bu işe başladıklarını dile getirdi. Öner, "Damızlık hayvanlarımızı beslenmek için yeni bir besi işletmesi kurmaya karar verdik. Bunu da Avrupa Birliği standartlarına uygun yapmak istedik. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) projelerinden faydalanarak bu tesisimizi yaptık. Proje esnasında birçok ülkeye ve şehre gittik, bazı işletmeleri gezdik, yapıları inceledik. İşçiliği en aza ve verimliliği ise en yükseğe çıkarmak için bir proje hazırladık. Tesisimizde bir ızgara sistemi geliştirdik. Hayvanlarımızın altının asla ıslak kalmayacağı, hayvanların temas ettiği noktalarda gübrenin olmayacağı ve gübrenin ızgaralardan alttaki bölmeye gideceği bir proje geliştirdik ve projemiz TKDK tarafından kabul gördü" diye konuştu.

"HEDEFLERİMİZİ YÜKSELTECEĞİZ"

Tesislerinde gübre yönetimine çok önem verdiklerini kaydeden Mehmet Öner, "Projede gübre yönetimini hesap ettik ve gübre yönetiminde, gübreyi bazı özel makinelerle kurutup, sıvısını ve kurusunu ayırıyoruz, gübreyi fermante ederek kendi arazimizde kullanılır bir hale getiriyoruz. Gübre yönetimine biz çok dikkat ediyoruz, en önem verdiğimiz konuların başında geliyor. Şu an için projemiz bitti, kendi çiftliğimizde destek materyalli hayvanları buraya getireceğiz ve Uruguay'dan 250 tane Angus ve Hereford cinsi hayvan getirdik. Bu hayvanları 6 ile 8 ay beslemeyi planlıyoruz, kilo artışlarına göre işlem yapacağız. Hedefimiz bu sayıları arttırmak, kendi bütçemizden yapacağımız bazı projelerimiz var, bu projelerle hedeflerimizi yükselteceğiz, 500-700 bin hayvana çıkarmayı planlıyoruz" sözlerini kaydetti.

Elde ettikleri et ürünlerini Malatya'da ve yurt içinde satışa sunacaklarını ifade eden İşletme Müdürü Mehmet Öner, et açığının çok fazla olduğunu ve bu nedenle et fiyatlarının el yaktığını söyledi. Elde ettikleri et ürünlerini Malatya'daki yerel marketlere vereceklerini söyleyen Öner, hayvanlar için kendi yemlerini kendilerinin ürettiğini belirtti. Mehmet Öner, "Yemimizi kendimiz üretiyoruz. 4 bin dönümlük bir arazimiz var, bu arazilere yem bitkileri ekiyoruz. Fabrikadan asla yem almıyoruz" dedi.

"BU ÜLKENİN OLMAZSA OLMAZLARINDAN"

Malatya'da birçok tesisin olduğunu ancak yenilikçi tesis sayısının az olduğuna dikkat çeken Öner, "Tesisler, işçiliği çok fazla tutarak, verimliliği aşağıya çekiyor. Bizim yeni yaptığımız bu tesiste ise tam tersi bir durum söz konusu. Örneğin, Fransız hayvanlarında diğer çiftlikler 1,4 veya 1,5 kilo et almayı düşünürken biz 2 kilo et almayı planlıyoruz. Et artışları da tesislerle ve tesislerin yapısıyla ilgilidir. Tarım ve hayvanlığı aslında yetim kalan bir iş olarak görüyorum. Ama kim yaparsa yapsın önü açık bir iş, bu işten hiç kimsenin zarar etmeyeceğini düşünüyorum. Aslında tarım ve hayvancılık bu ülkenin olmazsa olmazlarındandır" ifadelerini kullandı.

TKDK'ya başvurduktan sonra projelerinden dolayı yüzde 60'lık bir desteğe hak kazandıklarını söyleyen İşletme Müdürü Mehmet Öner, "Projemizin komple değeri 2 milyon 800 bin liradır, bunun yüzde 60'ını TKDK hibe olarak verdi. Tabi bu işe başlamamızdaki en büyük nedenlerinden birisi de TKDK'nın desteğiydi. Biz bu işi yapıyorduk ama TKDK'nın desteğiyle bunu daha modern ve standartlara uygun hale getirdik. Bu destekler olmasaydı, kendi bütçemizle bu gibi bir tesisi kuramazdık" şeklinde konuştu.