Tuncer, "Bu zihniyet Yırca'da zeytin ağaçlarını kesen zihniyetle aynıdır" dedi.

Antalya'da özellikle Konyaaltı bölgesini ağır tonajlı taşıt trafiğinden kurtaracak 13.5 kilometre uzunluğundaki Batı Çevre Yolu için planlama süreci 1998 yılında başladı. 16 yıl önce 'tarımsal niteliği korunacak az yoğunluklu konut ve günübirlik tesis tercihli alan' olarak planlanan bölge, yıllar içinde sayısız davanın konusu oldu. Yolun Konyaaltı sınırlarında Karaman ve Çandır çayları arasında kalan ve 'Muhasara' olarak bilinen yaklaşık bin 900 metresinde ortaya çıkan planlama sorunu, mahkemelerce iptal edilen planların ardından belediye meclislerinde her dönem yeni plan sürecine itildi. Hem bunu ortadan kaldırmak, hem de 'devleti kamulaştırma külfetinden kurtarmak' gerekçesiyle 2007 yılında Büyükşehir, Konyaaltı ve Kepez belediyeleri ortak protokole imza attı.

CHP'Lİ AKAYDIN KARŞI ÇIKTI

Ancak 2009 yılında Belediye Başkanı seçilen CHP'li Mustafa Akaydın, imar uygulaması yerine kamulaştırmadan yana taraf oldu. Akaydın, 1998 yılında bölgenin tarımsal niteliğinin korunmasını öngören planların hala geçerli olduğunu savundu. Akaydın'ın bu görüşüne karşılık 19 Mart 2008 tarihli, belediye sınırları içerisinden geçen çevre yollarının kamulaştırılmasının 3194 Sayılı İmar Kanunu'na göre çözümlenmesini öngören Başbakanlık genelgesi çıkartıldı. Tartışma bu noktada kilitlenince Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın resen plan yapma yetkisi devreye girdi.

12 KATLI SİTELER VE AVM

Antalya'da Karayolları Bölge Müdürlüğü koordinasyonunda başlayan planlama çalışmaları sonunda, yolun Karaman ve Çandır çayları arasında kalan bölümü için 280 hektar alanını imara açan bir plan ortaya çıktı. Söz konusu planlamayla 12 katlı siteler ve dizi halinde alışveriş merkezleri yaratıldı. Plan yarattığı konut yoğunluğuyla 40 bin yeni nüfusun bölgede yerleşimini öngörürken, İçişleri Bakanlığı da 27 Şubat 2013 tarihinde 282 hektar alanın tarım dışı kullanımına yönelik 'kamu yararı' kararı verdi.

160 HEKTAR İMARA AÇILDI

Fakat planların onay mercii Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Eylül 2013'te yol için 30 hektar alanın imarı yetecekken 280 hektar alanın planlama içine neden sokulduğunun anlaşılmaz olduğunu bildirdi. Plana yönelik itirazlarını 19 maddede sıralayan Bakanlık, 60 metre genişliğindeki yolun Karaman Çayı- Çandır Çayı arasında kalan kısmının açılabilmesi için 53 hektar alanda 'konut dışı kentsel çalışma alanı' olarak imar uygulaması yaptı. Fakat Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 15 Nisan günü onayladığı Antalya'nın çevre düzeni planlarına, bölgede yaklaşık 160 hektarlık alan 'Kentsel Gelişme Alanı' olarak işlenince, Mecliste oy birliğiyle kabul edilen planlamanın önü açıldı.

Bakanlık bundan sonra devam edecek iş ve işlemler için de planlama yetkisini 29 Eylül'de Büyükşehir Belediyesi'ne devrederken, çalışmalar sonunda Batı Çevre Yolu'nun Karaman ve Çandır çayları arasında kalan bölümü için çevre düzeni planıyla uyumlu olarak 160 hektar alan imara açıldı.

BİRİNCİ SINIF TARIM ARAZİSİ

Mecliste oy birliğiyle kabul edilen ve Konyaaltı'nda 15 bin 500 kişilik yeni nüfus öngören planları değerlendiren Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Tuncer, imara konu 160 hektarın birinci sınıf tarım arazisinin imar uygulamasına konu edildiğini söyledi. Tuncer, Batı Çevre Yolu imar planlarının, yolun sadece 1900 metresi için bölgede 160 hektar birinci sınıf tarım arazisinin yok oluşuna, 35 bin nar ve portakal ağacının kesilmesine neden olacağını savundu. Bu noktada Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi'ni oluşturan Ak Parti, CHP ve MHP'li üyelerin birlikte hareket etmesinin düşündürücü olduğunu dile getiren Tuncer, "Soma'da, Yırca'da zeytin ağaçlarını kesen zihniyet neyse burada da aynı zihniyet işbaşındadır. Antalya'nın konut ihtiyacı yokken bölgenin imara açılması Yırca'da zeytinleri kesen zihniyetin bir yansımasıdır" diye konuştu.

BİRİLERİNE RANT YARATMA AMACI

Batı Çevre Yolu'nun imar uygulamasıyla açılmasının yakın bir gelecekte bölgenin çevre yolu olma hüviyetini ortadan kaldırarak kent içi bir yola dönüşmesine neden olacağını aktaran Tuncer, "Bundan sonra ne olacak. O zaman da 'Batı Çevre Yolu, çevre yolu olma özelliğini kaybetti' denilerek yeni bir yol arayışı başlayacak" dedi. Tuncer, planlamanın birilerine rant yaratma amacı güttüğünü belirterek, yargıya taşıyacaklarını söyledi.