Bitki Besleme Fuarları, 3 Mart Perşembe günü açıldı. 13 ülkeden (Türkiye, Almanya, Belçika, Çin, Danimarka, Fransa, Hollanda, İsveç, Norveç, İsrail, İtalya, Japonya, İspanya) 179 firma ve firma temsilcisinin katıldığı etkinlikte sektördeki yenilikler, çiftçinin beğenisine sunuluyor. TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezi'nde açıldı. 6 Mart akşamına kadar gezilebilecek olan fuarlar, ziyaretçilerine yeni iş bağlantıları kurma fırsatı da sunuyor. Fuarları, KKTC, Balkanlar, İran, Irak, Mısır ve Kafkasya'dan gelecek alım heyetleri ile birlikte 50 bin kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.

"YERLİ TOHUM KULLANIN"

Çiftçilere yerli tohum kullanımını tavsiye eden Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Konya Bölge Birliği Müdür Yardımcısı Yakup Kasal, yurt dışından gelen tohumların sağlıklı olmadığını söyledi ve "İthal edilen tohumla birlikte hastalık da ithal etmiş oluyoruz" dedi.

Son yıllarda tohumculuğa verilen teşviklerden dolayı bu alanda önemli ölçüde ilerleme kaydedildiğini belirten Kasal, üretilen tohumların dünya standartlarında olduğunu, Türkiye'nin; Avrupa ülkeleri, ABD ve İsrail'e tohum ihraç eder konuma geldiğini vurguladı. Çiftçilerin yerli tohuma daha çok önem vermesi gerektiğine dikkat çeken Kasal, "İthal tohumlar kaliteli olacak diye bir durum söz konusu değil. Türkiye, yurt dışına pancar tohumu dahi ihraç ediyor. Önümüzdeki yıllarda markalaşma yolunda da ciddi adımlar atılacak" diye konuştu.

KONYA, TOHUM ÜRETİMİNDE ÖNDER

Konya'nın, tohumculuğun önderi konumunda olduğunu dile getiren Yakup Kasal, "Konya; mısır, ayçiçeği ve hububat tohumu üretiminde önemli bir paya sahip. Tarım Kredi Kooperatifleri Konya Bölge Birliği olarak 2014 - 2015 yıllarında 14 bin ton hububat tohumu ürettik ve çiftçilere dağıttık. Türkiye'nin hububat tohumu ihtiyacının yüzde 80'i Konya'da üretiliyor. Mısır ve ayçiçeği tohumunun tamamına yakını burada üretiliyor. Karaman'daki mısır üretimi şu anda dünya ortalamasının üzerinde. İç Anadolu Bölgesinin en az yağış alan ili olan Konya'da istenilen düzeyde yağış gerçekleşmediği takdirde sadece Konya değil ülke tarımı da olumsuz etkilenecek. Üretim noktasındaki engelleri aşmak için, en az alandan en çok verimi almak için mücadele ediyoruz" ifadelerini kullandı.

TARIM, DÜNYAYA AÇILIYOR

Tarım ve hayvancılık sektörü için fuarların çok önemli olduğunu, Türkiye ve dünyadaki gelişmelerin takip edilebildiğini ifade eden Kasal, "Anadolu insanı fuarlarda bir araya geliyor. Bu tarz etkinlikler, tarım sektörünün dünyaya açılmasını sağlıyor. Firmalar, yurt dışı bağlantılarıyla entegre oluyor. Tarım Kredi Kooperatifleri üyelerini, dünya ile entegre sağlamaları için Konya'daki bu fuarlara yönlendirdik. Çiftçilerin, dünyada ne olup bittiğini, tarımla ilgili teknolojik gelişmeleri görmelerini istiyoruz. Üreticilerimiz bu sayede kendilerini yenileyebiliyor. Kooperatif olarak çiftçilerin bütün ihtiyaçlarının tamamına yakınını karşılıyoruz. Çiftçilerin ihtiyaç duyduğu ürünlerin bir kısmını kendi fabrikalarımızda üretiyoruz ya da anlaşmalı olduğumuz tedarikçi firmalardan karşılıyoruz.  Günümüzde üretilen buğday, ayçiçeği ve mısırın fiyatı, dünya piyasasıyla oluşuyor. Eğer Türk çiftçisi kendini yurt dışıyla entegre edemezse, üretim maliyetlerini düşüremezse, dekar başına verimini artıramazsa piyasadan geri kalacağı için yapmış olduğu üretimin ekonomikliği kalmıyor. Mısır üreticisi, dünyadaki mısır fiyatlarını bilmesi gerekiyor" dedi.

"ÜLKELER BAĞIMSIZLIĞINI TARIMLA KAZANIYOR"

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şubesi eski Başkanı ve Taşpınar Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar da "2006 yılından itibaren tohumculuk konusundaki Ar-Ge çalışmalarımızı artırarak üretime başladık. Şu anda uluslararası bir firma haline geldik. Fuarlara ilk kez katılıyoruz. Türkiye çapında tohum satışı yapabilecek konumdayız. Önümüzde süreçte Antalya ve Almanya'daki tarım fuarlarına katılmayı hedefliyoruz. Fuarı gezen çiftçilere ürünlerimiz hakkında bilgi veriyoruz. Çiftçiler mutlaka sertifikalı tohum kullanmalı. Bu konuda ciddi destekler var. Buğday ve arpada ton başına 425 TL gibi destek veriliyor. Çiftçiler, kendi ürettiği tohumu tarlasına ekse zararlı çıkar. Desteklerden yararlanarak sertifikalı tohum kullanırsa kar eder. Sertifikalı tohumun verim potansiyeli oldukça fazla. Çiftçinin kendi hazırladığı tohum ise yaşlanmış ve verim potansiyeli düşmüş oluyor. İkisinin arasında yüzde 25 verim ve kalite farkı var. Köyden kente göçün devam etmesi halinde kırsalda kimse kalmayacak. Konya'nın bazı köylerinde 65 yaştı üstü kişiler ve lise çağına gelmiş gençler var. Diğerleri kente göçmüş. Çiftçinin gelir potansiyeli belli bir seviyeye gelmeyi. Aksi takdirde göç kaçınılmaz olur. Ülkeler bağımsızlığını tarımla kazanıyor. Karnını doyuramayan hiçbir ülke bağımsız sayılmıyor. Türkiye şu anda tarımda belli bir konuma geldi. Çiftçi düzenli olarak desteklenmeli, rekabet edecek pozisyona getirilmeli. Üretilen ürünler sadece Türkiye'de kalmayıp yurt dışına ihraç edilebilmeli" ifadelerini kullandı.