Ülkede hayvancılık girdi maliyetlerinin yüksek olması Avrupalı yetiştirici ile rekabet etmesini zorlaştırıyor. Avrupa ülkeleri Hollanda, Almanya, Belçika, İsviçre ve Danimarka hayvan yetiştiricisine kaba yem açığını kapatmada her türlü desteği verirken ülkede bir çuval yemin çuvalın 50 lira olması yetiştiriciyi zor durumda bırakıyor. Yetiştiriciler, yetiştirdikleri hayvandan hem süt ve hem de et veriminde verim alabilmeleri için yemin çuvalının 25 lira olması gerektiğini belirtiyor. Silajlık mısır fiyatlarının yüksekliğinin yetiştiricinin kaba yem açığını kapatmada elini kolunu bağladığı dile getiriliyor.

Akdeniz ve Göller Yöresi Bölgesi'nde kaba yem açığını kapatmaya bağlı silajlık mısır kesimleri sona erdi. Silajlık mısır, yetiştiricilerin kaba yem açığını kapatmada ve süt veriminde yetiştiriciye katkı sağlıyor. Akdeniz Bölgesi ve Türk sütçülüğünün merkezi olan Burdur'da silajlık mısır kesimleri dönüm başı 50 liradan yapılıyor. Silajlık mısırın tonu ise 140 liradan satılıyor.

CHP Burdur Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Ramazan Kerim Özkan, son 5 yıl içinde yem fiyatlarına yüzde 400 oranında zam yapıldığını söyledi. Halihazırda 50 kilogramlık yemin çuvalının 50 lira olduğunu belirten Özkan, mazotta olduğu gibi büyükbaş hayvan yetiştiricisinin dünyanın en pahalı yemini tüketmek zorunda bırakıldığını kaydetti. Türk lirasının son bir yıl içinde uluslararası para birimleri karşısında yüzde 21 oranında değer kaybettiği hesap edilirse yemin çuvalının 60 lirayı geçtiğinin altını çizen Özkan, "Böylesi bir fiyat artışı karşısında Allah aşkına yetiştirici Avrupalı yetiştiriciyle nasıl rekabet edecek. Bir çuval yem 50 lira olursa ne yetiştirici yetiştirdiği hayvanın etinden ve sütünden istifa edebilir ne de aile ve ülke ekonomisine katkı sağlayabilir. Türk çiftçisinin belini 5 liraya yaklaşan mazot fiyatları nasıl büküyorsa büyükbaş hayvan yetiştiricisinin de belini sürekli artan yem fiyatları büküyor.

Yetiştirici sattığı sütün parasını direkt alır almaz yemciye satıyor. Çoğu zaman yemciye borçlu bile çıkıyor. Bu mantıkla Türk yetiştiricisi Hollandalı, Belçikalı, İngiliz, Macaristanlı ve Almanyalı yetiştiriciyle nasıl rekabet edecek? Edemez. Bu Macaristan, Almanya ve Hollanda'daki çiftlikleri görünce net bir şekilde anlaşılır. Yetiştirici, yetiştirdiği hayvanından para kazanamadığı için mecburen damızlık düvelerini satmak mecburiyetinde kalıyor. Bu da Türk hayvancılığına darbe vuruyor. Maalesef iktidar, tarımda olduğu gibi hayvancılıkta da sözle peynir gemisi yürütmeye çalışıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Manavgat Süt ve Süt Ürünleri Üretici Birliği(MASÜB) Başkanı Bilal Ay, hayvan yetiştiricilerinin belini büken en önemli sorunun girdi maliyeti yüksekliği olduğunu söyledi. Ülkede yem ve saman fiyatlarının çok yüksek olduğunu belirten Ay, Hollanda, Almanya ve Macaristan'da büyükbaş hayvan yetiştiricisi yetiştirmeye bağlı girdi maliyeti düşüklüğünden et ve süt üretiminden yüzde 50'nin üstünde kar sağladığını ifade etti. Bunun ülke yetiştiricisinde düşük olduğunu vurgulayan Ay, "Süt fiyatları Avrupa ülkeleriyle üç aşağı beş yukarı aynı. Tek sorun Avrupalı yetiştirici girdi maliyetini çok aşağıda tuttuğu için hayvancılıktan kar sağlıyor. Bizde ise yetiştirici kazandığı parayı girdi maliyetinin yüksekliğine bağlı yem ve samana vererek başa baş gidiyor. Ülkemizde hayvancılık nefes alabilmesi ve kırsal alanda işsizliğin önlenebilmesi için girdi maliyetlerinin yüzde 50 oranında düşürülmesi lazım." ifadesini kullandı.

Manavgat Rani Çiftliği Sahibi Yılmaz Sezer, dünyanın marka peynirlerini Evrenseki'deki çiftliklerinde ürettiklerini, girdi maliyetlerinin Avrupa ülkelerine göre yüksek olmasına bağlı rekabet etmeyi zorlaştırdığını kaydetti. Çiftlikte besledikleri küçükbaş ve büyükbaş hayvanların kaba yem açığını çiftlikte yetiştirdikleri bitkilerle karşılamaya çalıştıklarını belirten Sezer, yem fiyatlarının yüksek olmasının hayvancılık yapmayı zorlaştığını sözlerine ekledi.

Manavgat Karaöz Mahallesi'nden büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yapan Ramazan Gök, girdi maliyeti yüksekliğine bağlı süt veren ineklerini satmak zorunda kaldıklarını söyledi.