Yayımlanan tebliğ ile ilgili açıklamalarda bulunan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Raşit Uysal, "Bu tebliği, gıda güvenliği ve  tüketicilerin korunması açısından son derece olumlu  karşılıyorum. Türkiye'de yaklaşık 18 milyon ton süt üretiliyor, hastalıklardan ari 1 milyon 250 bin ton süt olduğu  söyleniyor. Ancak ben 18 milyon ton içerisinde 500 bin ton civarında hastalıklardan arınmış süt olduğunu tahmin ediyorum. Bu yönetmeliğin kaliteli çiğ süt  miktarını  arttıracağını düşünüyorum. Böylece, tüketiciye kaliteli ve güvenli bir süt ulaştırılacak" diye konuştu.

Prof. Dr. Harun Raşit Uysal, "Uzun zamandır Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı  bu düzenleme üzerinde çalışıyordu. Şu ana kadar kendi ürettiği sütü evlere dağıtan ya da sütü satın alıp aracı olarak evlere dağıtan bir sistem vardı. Buna açıkta satılan süt adı veriliyordu. Açıkta satılan sütlerle ilgili herhangi bir kontrol yoktu. Satın alan tüketici sütün içerisinde ne olduğunu bilmeden alıyordu. Bu süt hastalıklardan ari bir işletmeden mi alınmış? Tüberküloz veya verem hastalıklarından arınmış mı? Brusella hastalığı taşıyor mu? Türkiye'de maalesef, birçok hayvancılık işletmesi hastalıklı hayvan riski taşımaktadır. Bu kadar çok hastalık olan bir ülkede bu şekilde süt üretmek tüketici sağlığı açısından olumlu bir şey değildi. Bu tebliğde, çiğ süt satan işletmeler, eğer inek, koyun, keçi sütü satıyor ise brusella ve tüberküloz hastalığından ari belgeler almak zorunda" diye konuştu.

KALİTELİ VE GÜVENLİ SÜT

Bu tebliği, gıda güvenliği ve  tüketicilerin korunması açısından son derece olumlu  karşıladığını ifade eden Prof. Dr. Uysal,   "Sütlerin ambalajlarında çiğ süt olduğu yazılmalı, soğukta saklanması gerektiği ve kaynatılması gerektiği belirtilmeli. Artık, süt  ambalajlı olarak,  hastalıklardan ari işletmelerden sağlanacak. Ne olduğu belli olmayan sütlerden kurtarılmış olacak. Böylece, tüketiciye kaliteli ve güvenli bir süt ulaştırılacak" diye konuştu.

Prof. Dr. Harun Raşit Uysal, "Tebliğe göre bundan sonra çiğ süt, sağımdan hemen sonra 4 °C'nin altındaki sıcaklıklarla soğutulacak ve nakil sırasındaki sıcaklığı 4 °C'yi geçemeyecek. Tebliğ kapsamında son tüketiciye arz edilecek çiğ süt işlenemeyecek, dondurulamayacak, herhangi bir bileşeni ayrılamayacak, bir bileşen eklenemeyecek, farklı hayvan türlerine ait sütler karıştırılamayacak veya çiğ sütte değişikliğe neden olabilecek herhangi bir işleme tabi tutulamayacak. Bunun yanında sütü satmak isteyen işletme, yetkililerden izin belgesi almak zorunda olacak. Buna göre, sokaktan alınan sütlerin paketlerinde son kullanma tarihinden, işletmenin adına, sütün miktarına kadar her türlü bilgi etiketler halinde yer alacak. Tebliğe göre artık marketlerde de ambalajlı bir şekilde çiğ süt satışı yapılabilecek. Çiğ sütün son tüketiciye arzı, sağımdan itibaren 24 saat içinde gerçekleştirilecek. Çiğ süt kendine özgü renk, tat ve kokuda olacak. Süt bileşeni dışında dışın da herhangi bir madde içermeyecek. Hazır ambalajlı çiğ süt için en az 1 litrelik ve tek kullanımlık ambalajlar kullanılacak.