"Bilecik'te tamamen organik ve daha tarladayken satılan bal kabağı, geçim sıkıntısı yüzünden köyden göç eden vatandaşları geri getirdi."
Bilecik merkeze bağlı Kızıldam köyünde tamamen organik üretilen, lezzeti ve dayanıklı olması nedeniyle daha tarladayken satılan bal kabağı, köyden geçim sıkıntısı yüzünden göç eden vatandaşların geri dönmesini sağladı.
Kızıldamlar Köyü Kültür Derneği Başkanı Mustafa Gezen, yaptığı açıklamada, il merkezine 17 kilometre uzaklıkta olan 360 rakımlı Kızıldamlar köyünde, ürettikleri kabakların ağırlığının 15-25 kilogramı bulduğunu belirtti.
Bal kabağı ekimi yapılacak tarım alanlarının ölçümü ve tarımsal analizleriyle toprağın ihtiyaç duyduğu mineral ve besin değerlerinin tespitini araştırma istasyonlarında yaptırdıklarını anlatan Gezen, şöyle konuştu:
"Araziyi değerlendirip, kabak üretimini 2 katına çıkarmayı hedefliyoruz. Bal kabağının değerlisi 10 ila 20 kilogramdır. Çiftçimiz şu anda Kızıldamlar'da bin ton bal kabağı üretiyor. Geçen sezon 500-600 ton arasındaydı.
Aşırı yağışlar yüzünden toprak hazırlığında sıkıntılar olmasına rağmen istediğimiz rakamı tutturduğumuz için sevinçliyiz. Diğer bölgelerde toprak hazırlığı yağışlardan dolayı yapılamaması sebebiyle büyük araziler ekilmedi ve kabakta üretimde sıkıntılar doğdu.
Geçen yılki müşterilerimize cevap vermekle beraber yeni gelen müşterilerimize de tek fiyatla fırsatçılık yapmadan kabaklarını temin etmekteyiz."
"Şu an bin ton civarında kabak siparişi aldık"
Gezen, ürettikleri kabakların 12 ay boyunca depolarda muhafaza edildiğini ve dayanıklılığı yüksek bir ürün olduğunu vurguladı. Kızıldamlar köyünde rakımın 360 metre olduğunu belirten Gezen, şöyle devam etti:
"Bu yüzden köydeki nem oranı az, esinti fazla, toprağımız geçirgen özelliği sahip. Günlerce yağmur da yağsa toprak işlemi yapılabiliyor. Kabağın fazla çamura değmemesi ve su tutmamasından dayanıklılığı artıyor. Geçen yıl denemelerimizde 12 aya kadar muhafaza ettiğimiz kabaklarımız var. Kabaktaki dayanılılık çok önemli.
Geçen sezon kabak verdiğimiz müşteriler depolarına koymak için daha fazla kabak istediler. Şu an bin ton civarında kabak siparişi aldık. Herkes malını tarladayken sattı. Sipariş eksiklerimiz var, bundan sonraki yıllarda müşterilerimizin taleplerini karşılayacak düzeyde kabak üretimi yapacağız.
Şu anda köydeki üretilen kapakların hepsi standart. Ortak çalışmayla aynı kaliteyi tutturmayı amaçladık. Ekimin 15'ine kadar bütün kabaklar alıcısıyla buluşacak. Piyasadaki kabakların alt standardı 4-5 kilogram iken biz alt standardı 7 kilogram olarak belirledik."
"Köye geri dönüş yaşanıyor"
Gezen, köyde hayvan yetiştiriciliğinin de yapıldığını, bunun avantaj olduğunu belirterek, hayvansal gübrelerini arazilerde kullandıklarını ve kimyasal gübreleme yapmadıklarını dile getirdi. İlaç kullanılmamasının kabağa ayrı bir özellik kattığını vurgulayan Gezen, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hayvansal gübreleri kullanmak işimize geliyor. Gübreleri başka yere dökeceğimiz yere, arazide değerlendiriyoruz. Hayvansal gübreleri kabağın organik olmasını sağlamakta ve kimyasal gübre karışmadığından dayanıklılığı artmakta. Toprak özelliğiyle birlikte organik madde yapısından kalite sağlanmaktadır.
Köyde kabak üretiminde artış olmasından dolayı köye geri dönüş yaşanıyor. Atıl olan 400 dekar arazi tekrar ekilmeye başladı. Bireysel olarak ülke, il ve köy ekonomisine ne kazandırabiliriz bunun çalışmalarını bütün kış boyunca yapmaktayız.
Gelecek yıllarda ekonomiye daha fazla katkı sağlamaya çalışacağız. 4 Ekim'de ikincisini düzenleyeceğimiz 'Kestane Kabağı Festivali'nde kabaklarımızdan yapacağımız tatlıları misafirlere ikram edeceğiz. Kabağımızın kalitesini tanıtacağız."
Haber 7