Türkiye'nin 77 milyon hektar olan arazi varlığının, yaklaşık 26,3 milyon hektarını tarım arazileri oluşturmaktadır.
Dolayısı ile kırsal alanda yaşayan nüfusun büyük bir kısmı, tarımsal üretime doğrudan veya dolaylı olarak katkı sağlamaktadır. Tarımsal üretim içerisinde, kırsal alanda küçük aile işletmelerinin çoğunlukta olduğu bir yapı mevcuttur.Tarım işçilerinin ucuz işgücü olarak görülmesi ve yaptıkları iş gündelik yaşamlarının bir parçası haline gelmesinin etkisiyle ve sektördeki kayıt dışılığın bir sonucu olarak çeşitli bedensel ve ruhsal sorunlar yaşaması kaçınılmazdır. Türkiye'de yaklaşık 6 milyon olan tarım işçilerinin yarısını mevsimlik tarım işçileri oluşturmaktadır.
Tarım işçilerinin yaşadıkları sağlık sorunları ve iş kazaları incelendiğinde ulaşım ve üretim esnasında çeşitli özel amaçlı alet ve makinaların kullanımı esnasında, günlük tarımsal işler sırasında ya da ulaşımda yanık, kırık, elektrik çarpmaları, zehirlenme, kanser, sıtma, tetanos, duyma bozuklukları, depresyon, ölüm gibi çok çeşitli geçici ve kalıcı sonuçlara rastlanılmaktadır.
En Tehlikeli Sektörlerden Biri
Uluslararası Çalışma Örgütü'ne göre heryıl yaklaşık 170 bin tarım işçisi hayatını kaybetmektedir. Böcek ilaçları, diğer kimyasallara maruz kalma ile tarım makineleri kazaları, bilinçsiz kullanımlar, yeteri kadar tedbirlerin alınmaması sektördeki ölüm, yaralanmaların başlıca nedenleridir.
Tarım, diğer iş kollarından çalışma koşulları, yaşam standartları, iş ortamı gibi konularda ciddi farklılıklara sahiptir ve iş ve aile hayatının birbirinden ayrılamadığı nadir bir sektördür.
Çalışan refahı, güvenliği, yaşam standartları vb. arttırmak amaçlı yapılan tüm yasal düzenlemeler ne yazık ki tarım sektörünü etkileyebilmiş değil.
Türkiye'nin tarımda çalışanların iş güvenliği açısından beklenen seviyeye gelememesi, gelişmekte olan ülkelere benzerlik göstermesinden de kaynaklanmaktadır. Bu konuda yapısal alt sorunlar belirlenmeli iyileştirme çalışmalarına gidilmelidir. Yalnızca İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin Haziran ayında yayınladığı rapora göre Haziran ayında en az 200, yılın ilk yarısında da 912 kişinin hayatını kaybettiği belirtilmiştir.
Tarımda iş güvenliği eğitimleri kapsamında, öncelikle tarımda kendi hesabına çalışanlar olmak üzere (imkânları en az ve eğitime en fazla ihtiyaç duyan grup), ücretsiz aile işçileri, bir hizmet akdine bağlı olarak veya olmayarak özel sektörde daimi veya geçici çalışan tarım işçileri ve profesyonel çiftçiler ve tarım makineleri imalatçıları bulunmalıdır.
Gerekli kuruluşlarca, örnek bölgeler seçilmeli kadın, erkek iş güvenliği kursları verilmeli bilginin yayılımı sağlanmalı, çocuk işçiliğinin önüne geçmek için gerekli yaptırımlar uygulanmalı, tarım, alet-makina kullanımı konusunda bilgi eksikliği yaşanılan ülkemizde gerek satıcıların, imalatçıların gerekse ilgili kuruluşların alıcılara kullanım konusunda eğitim verilmesi çalışmalarının üstüne gidilmelidir.
Tuğba Gülsever
Tarım.com.tr