İZMİR'de siyasi partilerin belediye meclis üye listeleri belli oldu.
Tarım ve gıda alanında Türkiye’nin en önde gelen ili olan İzmir’de siyasi partiler bu gerçeği yok saydılar. Nasıl mı? Sektör temsilcilerine ilçe belediye, dolayısıyla da büyükşehir belediyesi meclis listesinde yer alma şansı verilmedi. Bu durumda iki seçenek var. Ya siyasi parti yönetimleri İzmir’i hiç tanımıyor veya ayda yaşıyorlar! Peki Ziraat Mühendisleri İzmir Şubesi Başkanı Ferdan Çiftçi, Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şube Başkanı Saadet Çağlın, Gıda Mühendisleri İzmir Şubesi Başkanı Reha Keskinoğlu ve İzmir Tarım Grubu (İTG) Başkanı Mahmut Eskiyörük neler söylüyor?
Bunu kabul etmiyoruz
Ferdan Çiftçi, “30 Mart 2014 tarihinde yapılacak Yerel Yönetim seçimlerinde meclis üyeliklerinde yine tarım kesimi temsilcileri yok sayılmıştır. 6360 sayılı yeni Büyükşehir Yasası ile il sınırlarının büyükşehir sınırı olması ile büyükşehir belediyesinin en önemli görevlerinden biri kırsal kesime, tarım kesimine yapacağı hizmetler ve uygulamaları nedeniyle çiftçilerin bundan nasıl etkileneceğidir. Bu görevi daha önce yürüten ve kırsala yapılacak yatırımları yapan İl Genel Meclisinin kaldırılacak olması konuyu daha önemli hale getirmektedir. İzmir’de de yeni büyükşehir yasası ile önemli tarım havzalarımız olan Bakırçay ve Küçük Menderes havzaları da İzmir Büyükşehir sınırları içerisine girecektir. Hal böyleyken Büyükşehir meclisinde komisyonlarda görev yapacak meclis üyeleri içerisinde Ziraat Mühendisi, Veteriner Hekim ve Gıda Mühendisine yer verilmemiş olması önemli bir eksikliktir ve tüm siyasi partilerin tarım kesimine bakışını göstermektedir. Ziraat Mühendisleri Odası olarak bunu kabul etmiyoruz. Tarım temsilcilerine aday listelerinde neden yer verilmediğini tüm siyasi partilere soracağız. Yerel seçimler sonucunda oluşacak meclis çalışmalarını fiilen izleyerek bu çalışmaların takipçisi olacağız” diyor.
Büyük eksiklik
Saadet Çağlın da, “Bütünşehir uygulaması ile tarıma dayalı ekonomiler ile ön plandaki ilçelerimizin yerelde kalkınmaları için gerekli projeler daha da önem kazanacak. Bu projeler tarım ve gıda sektörünün aktif uzman temsilcilerinin bakışıyla, toplam fayda yönünden en yüksek nitelik düzeyine ulaşacak. Ancak sektör uzmanlarına seçilme fırsatının tanınması büyük bir eksikliktir. Dolayısıyla da çok önemli bulduğum, halk sağlığı sorunu yeterince dikkate alınmamıştır. Tarım temsilcilerine yerel yönetici adayları içinde yer verilmemesini, halkın sağlıklı beslenmesi temel ihtiyacının karşılanması açısından olumsuz bir gelişme olarak değerlendiriyorum” diye konuşuyor.
Görüşümüz alınmıyor
Reha Keskinoğlu ise, “Dünya nüfusunun sürekli artış göstermesi ve adaletsiz beslenme dağılımı tarım ve gıda sektörünün stratejik değerini ön plana çıkardı. İnsanın en temel ihtiyaçlarından biri olan gıdanın tarladan-çatala bir zincir içerisinde olduğu artık herkes tarafından benimsenmiş ve önemi anlaşılmıştır. Türkiye’de tarım sektörü çok büyük sosyal ve ekonomik bir olgudur, fakat durum böyle iken tarım politikası oluşturulurken üreticilerin görüşlerinin alınmadığı da bir gerçektir. Bu anlamda yerel yönetimlerin halkın içinden tüm kesimlerin sesinin duyurulacağı bir platform olması gerekliliğinden hareketle tarım sektörünün, sadece üreticilerin değil bu sektörde söz sahibi birliklerin, STK’ların ve ilgili meslek odalarının da temsil edilmesi bir demokrasi gerçeğidir. Ne yazık ki hiçbir yerel yönetim bu hususu dikkate almamakta sadece siyasi kaygılarla yönetimlerini ve meclislerini oluşturmakta” ifadesinde bulunuyor.
Çok büyük hata
Siyasi partilerin büyük bir hata yaptığını söyleyen Mahmut Eskiyörük de, şu değerlendirmeyi yapıyor: “Gerçekten anlamak çok zor. Bir yandan İzmir ili tarım ve gıdada en önde olacak ama diğer yandan da bu ekonomik gerçeğin bir siyasi karşılığı olmayacak. Çok yazık. Yüz binlerce seçmeni olan bir sektörün temsilcilerinin belediye meclis listelerinde olmayışını açıklayabilecek bir siyasi yetkili var mı acaba?.”