ANKARA Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü öğretim azası Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, Türk tarımının son vaziyetini ve imalatın artması için alınması şart olan önlemleri anlattı.

'EMELLERİ DIŞINDA KULLANILIYOR'

"Son 15 sene içerisinde gelinen noktada, 3,5 milyon hektar tarım arazisi artık işlenmiyor" diyen Gülçubuk, "Yeniden son 15 yılda 1,5 milyon hektar tarım arazisi emel dışında kullanıldı. Bu araziler; turizme, endüstriye, şehirleşmeye ve yol yapımına gitti. Buradan şu netice çıkıyor. Gıda güvenliği açısından tehlike altındayız. Biz şuan tarım arazilerimizin takriben yüzde 20-25'ini suluyoruz. Sulanan arazilerimiz az, sulanan yerler de randımanlı değil. 6 milyon hektar tarım alanı sulamayı bekliyor. Yarısını sulasak dahi mevcut imalatımız kadar imalat elde ederiz" diye konuştu. Arazilerin işlenmemesinin sebebini düşük verimlilik, rençperler yeterince gelir ele geçirememesi ve kuru tarım yapılması olarak değerlendiren Prof. Gülçubuk, alınması şart olan önlemleri şöyle sıraladı;

'İNSANLAR KÖYLERDE TUTULMALI'

"Küçük aile rençperliği yaşatılmalı. Aileyi kırsalda tutacak imkanlar sağlanmalı. Bunlar yalnızca ekonomik olmamalı. Abuhava farklığı tehdidi olduğu için Türkiye'nin zirai imalatta B tasarısı olmalı ve bu kamuoyuna izah etmeli. Büyükşehir yasasından sonra kırsalda hayat koşulları zorlaştı. İnsanları kırsalda tutacak önlemler alınmalı. Küçük üreticilerin kuvvetli bir şekilde örgütlenmesi gerekiyor. Türkiye dünyada tarımsal alan itibariyle 14. sırada lakin kişi başına düşen tarım arazisi bakımından 40. sırada bulunuyor. Bu şu manaya geliyor. Türkiye tarım arazilerini verimli ve parçalanmayı önleyecek şekildi kullanmalı."