Türkiye son 100 yılda sulak alanların yarıdan fazlasını kaybetti. Şu anda geldiğimiz noktada su fakirliği sınırında bulunuyoruz. Herkesin elele çalışması lazım" dedi. Molinas, "2020'ye kadar ürünlerde kullandığımız suya eşdeğer miktarda suyu topluma, doğaya kazandırma gibi global taahhüdümüz var" diye konuştu.

Bursa Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (BUSİAD), Uludağ Üniversitesi işbirliği ile Crowne Plaza'da düzenlenen 'Sosyal İnovasyon' konulu panele katılan Galya Frayman Molinas, Coca Cola'nın dünya çapında gerçekleştirdiği inovasyon projelerinden örnekler verdi. Bu konuda dünyanın çeşitli yerlerinde önemli çalışmalarının olduğunu söyleyen Molinas, Coca Cola'nın kadınlara ayrı bir önem verdiğini belirtti. Molinas, "Dünyada kadınlar 20 trilyon dolarlık bir ekonomiyi idare ediyor. Neredeyse dünya ekonomisinin üçte birinden bahsediyoruz. Kendimize 5 milyon kadını iş hayatına kazandırmak gibi bir hedef koyduk. Ekocenterler, Hindistan'da yaptığımız çalışmalar buna katkı yapıyor" diye konuştu.

Türkiye'de yaptıkları çalışmalar ile ilgili de bilgi veren Molinas, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de 2009'dan beri bir vakfımız var. 2005 senesinden beri toplumsal projelere destek veriyoruz. Bizim yolculuğumuz ürünümüz gereği gençlerle başladı. Gençlerin müthiş bir enerjisi olduğunu biliyoruz. 'Hayata Artı' programı ile 500'den fazla gencimizi birkaç senede farklı projelerde destek verdi. Gençlere sorduk ve dedik ki 'Çevresel bazlı sorunlardan birlikte çalışmak istiyoruz'. Burada birlikte çözüm üretme konusunda çalışabilir miyiz?' Ellerinden biraz tuttuğumuz zaman hükümet ve yerel yönetimlerle nasıl çalışılmalı konusunda destek olduğumuzda bu projelerde başarılı olduklarını gördük."

Gençlerin çok fazla çalışma içerisinde yer aldığını söyleyen Molinas, 100'den fazla projede 10 binlerce insana ulaştıklarını belirterek, "Kimi yaşadıkları yerde güneş enerjisi ile parkları aydınlattı. Kimi solucanlardan elde ettiği gübre ile sulamada tasarruf sağladı. Kimi damla sulamanın farklı teknolojilerle üründe nasıl değişiklik yaptığını ortaya koydu ve yüzlerce çiftçiyi damla sulamaya teşvik etti. Sonuç olardak birçok konuda tasarruf sağladılar. Bizim şirket olarak çok önem verdiğimiz su konusunda tasarruf sağladılar. Bu projelerden birkaç tanesi de Bursa'da yapıldı. Bir tanesi Nilüfer'deydi, bir tanesi yine merkezdeydi. Projelerin sonucu çok önemliydi ama gençlerin bu disiplin ve know-how'ı alarak yetişmeleri çok önemli oldu. Onlar arasında birçoğu 3'üncü sektör dediğimiz sivil derneklerde sivil toplum kuruluşlarında yer alıyorlar ve Türkiye birçok lider kazandı" diye konuştu.

'TÜRKİYE SON 100 YILDA SULAK ALANLARIN YARIDAN FAZLASINI KAYBETTİ'

Coca Cola'nın en büyük girdisinin su olduğuna işaret eden Molinas, "Suya çok önem veriyoruz. Türkiye son 100 yılda sulak alanların yarıdan fazlasını kaybetti. Şu anda geldiğimiz noktada su fakirliği sınırında bulunuyoruz. Herkesin elele çalışması lazım. Ana girdimiz su olduğu için buna çok önem veriyoruz. Bir taraftan gençlerimiz, bir taraftan, başka projelerle buna destek vermeye çalışıyoruz. 2020'ye kadar ürünlerde kullandığımız suya eşdeğer miktarda suyu topluma, doğaya kazandırma gibi global taahhüdümüz var. Biz Türkiye'de var gücümüz ile çalışıyoruz. Her fabrikanın kendi hedefleri var. Su tasarrufu konusunda Türkiye, dünyada hep ya birinci, ya ikinci oluyor. Ama biliyoruz ki üretimde elde ettiğimiz tasarruf tedarik konusundaki tasarruf hiçbir zaman yeterli olmayacak. İşte o yüzden toplunmsal projelere ağırlık veriyoruz" diye konuştu.

'HARRAN'DA KONYA'DA PRATİK VE İNOVATİF YÖNTEMLERLE SUYU TOPRAKTA TUTMAYI HEDEFLİYORUZ'

Türkiye'de yaptıkları projelerden de bahseden Molinas, Konya ve Harran'daki çalışmalarının bulunduğunu belirterek, "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Doğa Koruma Merkezi ile birlikte bir çalışma yürütüyoruz. Yaptığımız bütün projeyi bir taraftan yerel, bir taraftan hükümet organları, aynı zamanda da sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte yürütüyoruz. Harran'da Konya'da bir takım pratik ve inovatif yöntemlerle suyu toprakta tutmayı hedefliyoruz. Bunun içerisinde özel ekim makinaları kullanıyoruz. Topraktaki tohum daha az suya ihtiyaç duyarak büyüyebiliyor. Gece sulama çok önemli. Eğtimler veriyoruz.

Fonksiyonel araç dikimi ile belirli koridorlar yaratarak, tarlaların rüzgardan daha az etkilenmesini sağlıyoruz. Bu şekilde toprağın da veriminin de artmasına katkıda bulunuyoruz. Bunu kuraklığın en çok hissedildiği yerde yapıyoruz. Bu yüzden Konya ve Harran'ı seçtik. Çünkü buralarda değişim Türkiye'ye çok büyük katkı sağlayacak. Sonuç olarak 2014 senesini bitiriyoruz. Gelecek hafta itibariyle Türkiye'de 1.1 milyar litre su tasarrufu sağlamış olacağız. Planlara göre 2020 hedefini ürünlerde kullandığımız suya eşdeğer topluma ve toprağa kazanhdırma hedefini Türkiye 2015 yılında ulaşmış olacak" diye konuştu.