Bilecik'te aralarında profesör, belgeselci ve tarih bölümü öğrencilerinin bulunduğu 7 kişilik ekip, Sakarya Nehri'nin "fotoğrafını çekebilmek" için botla 3 günlük yolculuğa başladı. "Sakarya cennet olsun" temalı gezide gördüklerinin fotoğraf ve görüntülerini çekecek ekip, çalışmalarını raporla belgelendirecek.
Ekibe öncülük eden Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurfeddin Kahraman, gezilerinin temel amacının 824 kilometre uzunluğundaki Sakarya Nehri'ne kamuoyunun dikkatini çekmek olduğunu söyledi. Nehrin korunmasının önemine değinen Kahraman, şöyle devam etti: "Bu nehir, Türkiye yüz ölçümünün yüzde 7'sini içine alan bir sahanın suyunu boşaltan hakikaten büyük bir nehir. Türkiye'nin uzunluk bakımından üçüncü büyük nehri, Kuzey Batı Anadolu'nun en büyük akarsuyu. Bu akarsu geçmişte toplumların umudu oldu. Osmanlının kuruluşunda çok büyük katkısı oldu. Destanlaşan bir nehir, çok üzülüyoruz. Bu açıdan bu nehrin eski ekosistemlerini barındıran, korunmuş, insanların ilgi gösterdiği, kolaylıkla nehir boylarında her türlü aktivitenin sergilendiği bir Sakarya istiyoruz."
ÜÇ GÜN BOYUNCA GÖZLEM YAPACAKLAR
Kahraman, ekipte iki belgeselcinin yanı sıra tarih bölümü öğrencilerinin bulunduğu bilgisini verdi. Nehir ekosisteminin barındırdığı türleri 3 gün boyunca görüntüleyeceklerini, tarihi dokulara ait bulgulara uluşmaya çalışacaklarını dile getiren Kahraman, "Daha önceki çalışmalarımızda 3 önemli köprü kalıntısı bulduk, yabancıların da ilgisini çekti. Bu köprüler, Bizans ve Roma köprüleridir. Yoğun depremlerde maalesef tahrip olmuşlar. Suyun kirliliğini kayıtlara geçeceğiz ve rapor hazırlayacağız." ifadelerini kullandı.
ATIKLAR SUYU KULLANILAMAZ HALE GETİRDİ
Osmaneli Kaymakam Vekili İbrahim Güneş de bu nehrin tarihi değerinin bulunduğuna dikkati çekti. Sakarya Nehri'ni, Kurtuluş Savaşı'nda da önemli bir destanın yazıldığı bölge olarak nitelendiren Güneş, şunları ifade etti: "Şiirler yazılmış ve simge olmuş bir yer. Maalesef son zamanlarda bazı atıklar nedeniyle olumsuz sonuçlar doğurdu. Geçmişte yüzülebilen, suyu içilebilen bir nehrimizdi. Türkiye'de Haliç, İzmit Körfezi temizlendi. İstenirse, dikkat çekilirse bu işler oluyor. Üzerimize düşeni yapıyoruz. Bilecik'in ilk arıtma tesisini kurduk. Turizm anlamında da canlandırmak istiyoruz. Rafting ekipleri kurduk. Sıkça da bu nehri kullanıyoruz. Osmaneli, Bilecik'in Antalya'sı, bu anlamda da önemli. Tarım anlamında çok önemli. Şu anda Sakarya suyunun düzgün olması lazım. Direkt su çekerek tarlalarda kullanılması mümkün değil. Bu, üzücü bir durum. Suyu kullanabileceğimiz günlere ulaşabiliriz. İnşallah bu ekip sayesinde bunu başarabiliriz." (AA)