Kökeni Kafkasya ve Orta Asya’da yaşayan Türkler’e kadar uzanan kefir, içinde barındırdığı birçok sağlıklı probiyotik, vitamin ve minerallerle son dönemlerin popüler içecekleri arasına girdi. Kefir aslında kıvam bakımından ayrana, kimyasal özellikleri bakımından da yoğurda benziyor. Radoha da tam bu noktadan hareketle 11 yıl önce doğru beslenmeyi sağlayacak gıdaları tüketicilere sunmak amacıyla faaliyetlerine başlıyor. Şirketin bu yola çıkmasındaki en önemli faktör ise kefirin insan sağlığındaki önemini keşfetmesi. Radoha, bugün gelinen noktada Seçen Keçi Çiftliği işbirliği ile keçi sütü ve kontrollü olarak temin ettiği inek sütünden doğal maya ve geleneksel yöntemlerle hazırladığı kefirlerle sektörde farkındalık yaratmayı hedefliyor.

Türkiye’de kefir üretim izni alan ilk, orijinal kefir mayası ile üretim yapan da tek firmayız” iddiasında bulunan Radoha İşletme Müdürü Berna Desenci, “Kafkasya’dan getirdiğimiz doğal kefir mayası ile yüzde 60 inek, yüzde 40 keçi sütü ağırlıklı kefir üretimi yapıyoruz. Türkiye’de keçi sütünden kefir imal eden tek markayız. Keçi sütü, anne sütünden sonra gelen en değerli süt. İnek sütünde 120 olan kalsiyum değeri, keçi sütünde 154’e kadar ulaşıyor. Bu faydalar çerçevesinde keçi sütünden kefir üretmeye başladık” diyor. Yerli ve Saanen kırması olan keçilerinden dört mevsim süt alabildiklerinin altını çizen Desenci, beslenme ve verim konusunda üniversitelerle işbirliği içinde olduklarını vurguluyor. “Radoha Kefir’de yasal olarak izin verilen katkı maddeleri de dahil hiçbir katkı maddesi bulunmadığı için ambalaj açılmadan önce ve sonrasında da fermantasyon devam ediyor” açıklamasını yapan Desenci, kefirin zamanla ekşimesinin olgunlaşması anlamına geldiğini, tüketicinin de markalarında bunu gözlemlediğini savunuyor.

Bir ayda 5 bin adet "kefir sabunu" üretiyor

Kefir sabunu da ürettiklerine dikkat çeken Desenci, “Radoha Kefir Sabunu”nun da tamamen doğal kefir mayalarından üretildiğini, içinde doğal ve katkısız palm yağı bulunduğunu belirtiyor. Renk koruyucu gibi katkı maddeleri içermediğinden zamanla sabunun renginde koyulaşma görülebildiğini aktaran Desenci, kefir sabununun saç ve vücut temizliğinde kullanılabileceğini söylüyor. Kuruluşlarından bu yana kefir sabunu üretimlerinin devam ettiğini belirten Desenci, aylık 5 bin adetlik satışları olduğunu anlatıyor. Türkiye’nin yakından tanıdığı birçok profesör için kefir ve kefir sabunu üretimi yaptıklarını söyleyen Desenci, Ahmet Maranki, Ahmet Aydın, Emin Mindan, Bingür Sönmez ve Yavuz Dizdar’ın bu isimler arasında yer aldığını belirtiyor.

Bursa’da Özdilek’in yanı sıra Özhan, Furpa, Akuğur, Çağdaş gibi tüm yerel marketlerde, şarküteri bazında ise ülke genelinde 30’u aşkın bayide bulunduklarını aktaran Desenci, Ankara’dan Sivas’a, Muş’tan İzmir’e kadar her noktaya ürün gönderdiklerini, yalnızca İstanbul’da binin üzerinde münferit müşterileri olduğunu dile getiriyor. Yakın bir tarihte ulusal raflara çıkacaklarının altını çizen Desenci, “Carrefour Gurme, Kiler ve Kipa ile anlaştık. Kısa süre içinde raflarda olacağız. CarrefourSA Plus ile toplamda 26 şube için sözleşme yapıldı. Bu raflarda kefir ve kefir sabunu olarak yerimizi alacağız” açıklamasını yapıyor.

Üretimini ikiye katlamayı hedefliyor

Desenci, 2013 yılında standart bir litrelik ambalajlarda 30 bin adetlik kefir üretimlerinin geçen yıl 50 bin adede ulaştığını, ulusal marketler ile birlikte bu rakamın yıl sonunda 100 bin adedin üzerine çıkmasını öngördüklerini vurguluyor. Şu an 500 metrekarelik alanda yüzde 40 kapasiteyle faaliyet gösterdiklerini dile getiren Desenci, önümüzdeki yıl sonunu hedefleri olan 180 bin adetlik satış rakamına ulaşmaları halinde yeni tesis yatırımını gündemlerine alacaklarını söylüyor.