Daha önce köylülerin, kadınların, gençlerin dağlardan topladığı sivri yapraklı dağ kekiğini işleyerek ihracatçı firmalara satan Yürek, daha sonra da bilyalı kültür kekiği üretimine başladı. Kekik üretiminin zahmetsiz, su istemeyen özelliği ile Aydın'ın doğusunda ve Denizli'de rahatlıkla yetiştirildiğine dikkati çeken Mustafa Yürek, kekik ticaretinin ve üreticiliğinin öyküsünü şöyle anlattı: ''

"Bu işe 12 yıl önce dağlarda kendiliğinden yetişen dağ kekiğinin ticareti ile girdim. Köylülerin topladığı kekiği, kilosu 4-5 liradan alıp işledikten sonra 7-8 liradan satıyorum. Kazançlı olduğunu görünce kendim yetiştirmeye başladım. 20 dekar arazide yetiştiriciliğini yapıyor, yılda 25 ton ürün elde ediyorum. Benim dışımda kekik yetiştiren başka üreticiler de var. Onların üretimi ve köylülerin topladıklarıyla birlikte yılda 200 ton kekik satıyorum. Tütün gibi susuz tarım ürünü olduğu için yetiştirmesi kolay. Üstelik tütün gibi, zahmeti yok. Maliyeti olmadığı için çok kazançlı... Karacasu'da ciddi bir gelir imkanı oldu. Daha çok da kadınların önemli geçim kaynakları arasına girdi.''

Yürek, Karacasu'nun yanı sıra Denizli, Aydın ve İzmir'in dağlarından halka toplattığı sivri kekik ve tarlada yetiştirilen bilyalı kültür kekiğinin pazarının da çok iyi olduğunu söyledi. Kekiği birkaç işlemden geçirdikten sonra ihracatçı firmaya ulaştırdığını söyleyen Yürek, "Genelde baharat olarak kullanılan, et yemeklerinin vazgeçilmezi kekik, son yıllarda alternatif tıpta, ilaç sektöründe tercih edilir oldu. Zeytinyağı ile ve soslara katılarak kahvaltı ve salatalarda da bolca tüketiliyor. O nedenle pazarı çok iyi. Köylü, tütün yerine kekik yetiştirmeye başladı. Üreticiden alıp, firmaya satıyorum. Dünyanın kekik ihtiyacını Denizli'den sonra bu yörede tek karşılayan kişi benim. Kekik üretimini, alternatif ürün arayışında olanlara tavsiye ederim" diye konuştu