Kastamonu'da 4 yıl önce pazarda horozunu satmak isteyen Hüseyin Çiftçi ile horoz almak isteyen öğretmen Ahmet Tarım arasında başlayan arkadaşlık zamanla ortaklığa dönüştü.

Elinde bulunan horozları satıp hayvanlarına yem almak isteyen Hüseyin Çiftçi, horozunu pazara götürdü. Bir horoz satın almak amacıyla pazara gelen matematik öğretmeni Ahmet Tarım, Çiftçi'nin horozunu beğenince pazarlık yapmaya başladı.

Aralarında geçen diyaloğun ardından Tarım, Çiftçi'ye hobi amaçlı tavuk çiftliği kurmayı teklif etti. Kümes hayvanlarını seven Çiftçi de teklifi kabul etti. İki ortağın Daday ilçesi Akpınar köyünde kurduğu çiftlikte bugün 400'ü aşkın kümes hayvanı bulunuyor.

Bir ortaokulda matematik öğretmenliği yapan Tarım,  kümes hayvanlarına tutkusu olduğunu söyledi.

Hayvan sevgisinin aileden geldiğini dile getiren Tarım, '4 yıl önce pazarda Çiftçi'nin horozunu beğendim. Pazarlık sonrası hayvan tutkumu anlattım ve tavuk bakmak istediğimi söyledim. Sonra beraber böyle bir işe giriştik. Kümesimizi kurup gerekli makineleri aldık. Hüseyin amcam bu işin erbabı diyebilirim. Bu işi bilen insanla yaptığımız zaman sürekli hale getirebiliyorsunuz. Hayatımızdan ve yaptığımızdan çok memnunuz.' ifadelerini kullandı.

Öğretmenlikten kalan zamanlarını çiftlikte geçirdiğini bildiren Tarım, ticari kaygıları olmadığını belirtti.

Elde ettikleri gelirle hayvanların giderlerini karşıladıklarını anlatan Tarım, şunları kaydetti:

'Benim için bir civcivin büyümesine, horoz olarak ötmesine giden yolu gözlemek çok büyük zevk. Benim için en büyük kazanç, bir civcivin büyüdüğüne şahit olmak, onlara bakmak. Bir horozun ötüşünü dinlemek bana huzur veriyor. Şimdi çiftliğimizde 15 farklı türde hayvanımız bulunuyor. Çin kazımız var. 4 sene önce bu kazın yumurtasını getirip Kastamonu'da çıkartan ilk biziz. Genelde Hüseyin amcam tavuklarla ilgileniyor. Ben de işimden vakit buldukça buraya gelip hayvanlarımla ilgileniyor, böylece rehabilite oluyorum.'

Çiftçi ise işini çok sevdiğini vurgulayarak, kümes hayvanlarının bakımını eşiyle yaptığını söyledi.

Bu işin sevmeden yapılamayacağına dikkati çeken Çiftçi, 'Ben 66 yaşındayım. Bunların işi çok ağır, sevmesem zaten yapamam. Hayvanların bakımını eşimle yapıyoruz. Buraya gelen bu işin meraklıları oluyor. Elde ettiğimiz gelirle hayvanlarımızın giderlerini karşılıyoruz. İşi Ahmet hocamla birlikte hobi olarak yapıyoruz. Hiçbir ticari kaygı duymadan yaptığımız bu işten çok büyük keyif alıyoruz.' dedi.