Kağızman ve Tuzluca ilçeleri arasındaki Aras Nehri üzerinde kurulan 5 HES'ten biri olan Hoşdere HES'i, temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan çevre köylerde ekonomiyi bitme noktasına getirirken, şirket tarafından mağduriyeti önlemeye yönelik verilen hiçbir söz de tutulmadı.
Kars'ın Kağızman ile Iğdır'ın Tuzluca ilçeleri arasında bulunan Aras Nehri üzerindeki 5 HES'ten biri olan Hoşdere HES'i, çevre köylerde ekonomiyi bitme noktasına getirdi. Yaz aylarında nüfusu 2 bini bulan ve kayısı, şeftali, vişne, kiraz, elma, armut, ceviz gibi çok çeşit meyve üretimiyle tanınan Tuzluca ilçesine bağlı İncesu köyünde HES'in faaliyete girmesiyle birlikte baş gösteren sulama problemi nedeniyle ağaçlar kurumaya, elde edilen meyvelerin kalitesi de düşmeye başladı. Nehirden su çekemedikleri için büyük sıkıntı yaşadıklarını söyleyen İncesu Muhtarı Rıfat Yüce, Rönesans adlı şirketin köylere sulama suyu verileceği sözünü verdiğini ancak tutmadığını söyledi.
Sulama sıkıntısı nedeniyle köyde bağ ve bahçelerin kurumaya başladığını söyleyen Yüce, 'HES kurulduktan sonra nehirden su çekme imkanlarımız elimizden gitti. Nehri kuruttular. Bağ, bahçe, köylü zarardan başka bir şey görmedi. HES bizim meyveleri de etkiledi. Meyvelerimiz ve ağaçlarımız kuruyor. Ürünlerimizden eski verimi alamıyoruz' diye konuştu.
'Köylüler birbirine düşman kesildi'
Yetkililere sorunların çözümü için defalarca başvurduklarını ancak başvurularının sonuçsuz kaldığını anlatan Yüce, 'HES yapıldıktan sonra köylülerin birbirleri ile iletişiminde soğukluk yaşamaya başlandı. Bütün köy birbirine düşman kesildi. Keşke bu HES yapılmasaydı. Sulama suyu yüzünden köyde şuan birçok kişi arasına düşmanlık girdi' dedi.
Tel örgü ile sarılan HES kanalı köylülerin suya ulaşmasını engelliyor
HES, İncesu köyüne yaklaşık 6 kilometre uzaklıktaki Kars'ın Kağızman ilçesine bağlı Donandı köyü sakinlerini de perişan etti. Temel geçim kaynağı hayvancılık olan yaklaşık 200 haneli köy ile nehir arasında kurulan ve tel örgülerle çevrilen HES kanalı, köylülerin hayvanlarını nehre ulaştırmasını engelliyor. HES'ten önce hem tarım arazilerini sulamak hem hayvanlara su vermek amacıyla kullanılan su kalanlarının da işlevsiz hale geldiği köyde, onlarca dönüm arazi sulama yapılamadığı için boş kalırken, hayvanlarını köyün 5 kilometre uzağında bulunan bir yerde otlatmak zorunda kalan köylüler kara kara ne yapacaklarını düşünüyor.
Verilen sözlerin hiçbiri tutulmadı
HES kurulmadan önce verilen ancak yerine getirilmeyen sözleri tek tek anlatan Donandı Muhtarı Cengiz Parlak, 'Burası hayvancılık ile geçinen bir köy. HES yapıldığından beri hayvanlarımız nehirden su içemiyor. HES yapılmadan önce bize hem içme suyu, hem tarım arazileri hem de hayvanlar için su sözü veriler. '49 yıl boyunca elektriğiniz ücretsiz olacak' dediler. 'Güvenlikçileri sizin köyden alacağız' dediler. 'İçme suyu için çevre köylerden içme suyu getirin masraflar bize ait' dediler. Hiçbirini yerine getirmediler' dedi.
Köylü kendi tapulu arazisine gidemiyor
HES kanalına çekilen tel örgüler nedeniyle suya ulaşamadıklarını söyleyen Parlak, HES'in bugüne kadar tek bir faydasını görmediklerini belirterek, "Nehrin köy olan tarafı tel örgü ile kapatılmış. Diğer tarafta çamurdur. Hayvanlarımız su içemiyor. Çamura saplanıp ölüyorlar. Şimdiye kadar tek bir faydasını görmedik. Sadece zarar getirdi bize. Topraklarımızı bozdu. Bazı tapulu arazilerde köylüler kendi arazilerine gidemiyor. Tel örgü çekmişler. Üzerinde köprü yok. Karşıya geçemiyor. Köylü tapulu arazisine giremiyor' ifadesinde bulundu.
Eski su kanalları da yıkıldı, su da verilmedi
Şirketin eski sulama kanallarının yarısını yıkarak, köylere su getirileceği sözü verdiğini ancak tutmadığını anlatan Parlak, "Devlet yetkilileri sondaj vurdular nehirden su çıkardılar. Tuzlu sudur. Biz elektrik parasının altından kalkamıyoruz. Şirket karşılayacağını söylemişti ama karşılamadı. Biz 50 bin lira ödedik. Halen 9 bin lira borçluyuz. Parayı geciktirdiğimizde hemen elektriği kesiyorlar' diye konuştu.
HES zarardan başka bir şey getirmedi
Köylülerin yaşadıkları sıkıntıların bunlarla da sınırlı olmadığını, HES'in köylerine zarardan başka bir şey getirmediğinin söyleyen Parlak, "Tek su olan yer köye 5 kilometre uzaklıkta bir yer. Başkasının tapulu arazisidir. Adam yarın arazime girmeyin derse ne yapacağız. Su nedeniyle köylüler birbirlerine düşman oldu' diye ekledi.
Güneydoğu Ekspres