İklim değişikliği nedeniyle tarlalardan az verim alınması ve dolayısıyla gıda fiyatlarında büyük artış yaşanmasıyla "gıda şoku" riski dünya genelinde hızla artıyor.
2008 yılında tarlalardan az mahsul alınması ve bazı diğer faktörlerin birleşimi nedeniyle tahıl fiyatlarında büyük artışlar olmuş, Birleşmiş Milletler’in (BM) fiyat endeksine göre gıda fiyatları 2000 yılına kıyasla neredeyse 3 kat artmıştı. 2010 ve 2011’de de Rusya’daki sıcak hava dalgası ülkede 40 yıldır görülen en kötü kuraklığa yol açmış ve tahıl üretimine ciddi bir darbe vurmuştu.
Gıda şoku riskindeki artış
Pirinç, buğday, mısır ve soya üretimini inceleyen uzmanlar bu tür bir şok ihtimalinin 100 yılda birden 2040’ta 30 yılda bire çıkacağını tespit etti. BM Gıda ve Tarım Örgütü, artan nüfusun 2050 itibariyle gıda talebini her durumda yüzde 60 arttıracağını söylüyor dolayısıyla küresel gıda üretimi üzerinde büyük bir baskı olacak.
Afrika ve Ortadoğu ülkeleri etkilenecek
Araştırmacılara göre gıda üretimi şoklarından en çok etkilenenler Afrika ve Ortadoğu ülkeleri olacak. ABD ve İngiltere gibi ülkelerinse daha müreffeh yerlerde daha çok işlenmiş gıda tüketildiği ve temel gıda maddeleri fiyatlandırmayı daha az etkilediği için şoklarla başa çıkabileceği vurgulanıyor. Araştırmacılar bir diğer faktörün de, tarım topraklarının daralmasına yol açan bioyakıt üretimi olduğunu vurguluyor. Uzmanların hükümetlere tavsiyeleri genel olarak sadece gıda ve tahıl stoklamak yerine risklerin iyice araştırılması yönünde. Dünya ticaretinde ve gıda üretiminde düşüş olduğunda ülkelerin gümrük duvarlarının ardına saklanmasını önleyecek reformlar yapması gerektiğini söyleyen uzmanlar artan talep ve hava sıcaklıklıklarıyla başa çıkmak için tarım alanında önemli araştırmalar yapılmasını tavsiye ediyor.
Hayal Senem Sayan
BBC