Merkezi Roma'da bulunan FAO, "2015 Gıda ve Tarım Durumu Raporu"nu bugün açıkladı. Rapor, Roma'da düzenlenen basın toplantısında, "Sosyal koruma ve tarım: Kırsal yoksulluk döngüsünü kırmak" başlığıyla paylaşıldı.  

Raporda, nakit transferleri, okul beslenmesi ve toplum yararına çalışma gibi sosyal koruma programlarına vurgu yapılarak, "Bu program, uygulandığı fakir ülkelerde savunmasız insanlara aşırı yoksulluk ve açlıktan kurtulması için ekonomik bir yol sunuyor. Sosyal koruma söz konusu insanların çocuklarının sağlık, eğitim ve yaşam şansını artırıyor" ifadeleri kullanıldı.  

Raporda sosyal korumanın açlığı ortadan kaldırmak için kritik bir araç olduğuna işaret edilirken, dünyanın en fakir kesimlerinin bundan yoksun olduğuna vurgu yapıldı.  

"Dünyada 2 milyardan fazla insan yararlanıyor"

Sosyal koruma programlarından dünyada 2,1 milyar insanın yararlandığı belirtilen raporda, programların kırsalda yaşayan aşırı yoksul 150 milyon kişiyi yoksulluk ve açlık kısır döngüsünden çıkardığı kaydedildi.  

Raporda, sosyal koruma programlarının kırsal kesimde artırılmasının ve bunların tarımsal büyüme politikalarıyla desteklenmesinin dünyadaki fakir insan sayısını hızla düşüreceği ifade edildi.

FAO'ya göre dünyanın en yoksul insanların üçte biri herhangi bir sosyal koruma altında bulunuyor. Bu oranın yoksulluğun en yüksek olduğu Güney Asya ve Sahraaltı Afrika'da daha düşük olduğuna işaret ediliyor.   

"Yılda 67 milyar dolar ile açlık ortadan kaldırabilir"

Raporda, sosyal koruma programları olmadan birçok yoksul ve savunmasız insanın yoksulluk tuzağından çıkamaz durumda olduğu belirtiliyor. Fakir ülkelerin bile çeşitli sosyal koruma programlarını karşılayabileceklerine dikkati çekilen raporda, "Sosyal koruma programlarıyla yılda 67 milyar dolarlık gelir takviyesi yapılması durumunda dünyada 2030 yılına kadar açlık ortadan kalkabilir" değerlendirmesine yer verildi. Söz konusu rakamın dünya gayrisafi milli hasılasının (GSMH) yüzde 0,10'unun altında olduğu vurgulandı.

Raporu değerlendiren FAO Direktörü Jose Graziano da Silva, dünyadaki açlığın ortadan kaldırılması için acele edilmesini istedi. Silva, "Sosyal koruma programları, hane halkının daha fazla gıdaya erişmesine imkan tanıyarak, onların beslenmelerinin daha çeşitli ve sağlıklı olmasını sağlıyor. Bunu genellikle onların kendi üretimlerini artırarak yapıyor. Bu programlar, bebek ve anne beslenmesi üzerine olumlu etki yaparak, çocuk işçiliğini azaltıyor ve okula gitme oranını artırıyor" değerlendirmesinde bulundu.  

Sosyal koruma programlarının zor durumda bulunan mültecilerin durumunu hafifleteceğini de savunan Silva, "Biz kamplardaki mültecilerin yiyecek ve yaşam ihtiyaçları için nakit sağlıyoruz. Sosyal koruma programlarının mülteciler için gıda sağlama konusunda son derece yararlı olduğu Somali'de kanıtlandı. Çünkü çiftçiler ve öteki tedarikçiler bu programlardan dolayı mültecilerin alım gücü olduğundan ürünlerini bu kamplara götürdüler" diye konuştu.  

Türkiye'de sosyal koruma harcaması 2013'de  219 milyar 894 milyon

TÜİK verilerine göre, 2000 yılında Türkiye'de 4 milyar 247 milyon lira olan sosyal koruma harcaması, 2013 yılında 219 milyar 894 milyon liraya çıktı.

Türkiye'de sosyal koruma harcamaları "idari masraflar ve diğer harcamalar" ve "sosyal yardımlar" olarak ikiye ayrıldı.

Türkiye'deki okul sütü projesi, İŞKUR tarafından sağlanan Toplum Yararına Çalışma Programları, Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından Şartlı Eğitim Yardımı ve 65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz ve kimsesiz Türk vatandaşları ile engelli ve muhtaç Türk vatandaşlarına aylık bağlanması ülkedeki sosyal koruma programları arasında sıralanıyor.

FAO'ya göre Türkiye'de 2013 itibarıyla 2 milyon 442 bin 599 aile gıda yardımından faydalandı.  

FAO, 12-16 Ekim tarihlerini Dünya Gıda Haftası kabul ediyor ve her sene için belirlediği bir tema çerçevesinde çeşitli organizasyonlar düzenliyor. FAO tarafından 2015 yılında Dünya Gıda Haftası'nın teması "Sosyal Koruma ve Tarım" olarak belirlendi.