Serasında mevsimine göre domates, salatalık, biber, yeşil soğan, marul yetiştiren Çoban, ürettiklerini sebze toptancılarına ve ilçede kurulan pazar yerinde satıyor.

Sebze yetiştiriciliğindeki başarısının yanında, girişimcilik ruhuyla kadınlara örnek olan Çoban, çevresinde "Seraların sultanı" olarak anılıyor.

Çoban, daha önce gündelik tarım işçiliği yaptığını ve Kaymakamlıktan aldığı hibe sayesinde hayatının değiştiğini söyledi.

Serada gelir elde etmeye başladıktan sonra işlerini sürekli büyütmeyi hayal ettiğini anlatan Çoban, "Eskiden seralarda poşetleme işinde çalışıyordum, oradan heves ettim sera yapmaya. Daha sonra Kaymakamlığın desteğiyle 100 metrekarelik bir sera yaptım. Daha sonra işimizi büyüttük. Şimdi 2 bin 500 metrekarelik bir alanda üretim yapıyoruz, çok şükür işlerimiz de çok iyi." diye konuştu.

Serayla iyi bir kazanç sağladıklarını, 5 çocuğuna daha iyi bir gelecek hazırladıklarını ifade eden Çoban, eşinin de inşaat işçiliğini bırakarak serada çalıştığını anlattı.

İşini severek yaptığını vurgulayan Çoban, şöyle devam etti: 

"Zaten en önemlisi bu, hiç bıkmıyorum, usanmıyorum. İşimiz zor gerçekten ancak işimi sevdiğim için bu zorlukları kolaylıkla aşıyorum. Şimdi ailemizi bu serayla geçindiriyoruz. Eşim inşaatlarda çalışıyordu şimdi serada çalışıyor. Ürettiğimiz ürünler  Türkiye ve dünyanın dört bir yanına gidiyor, ülke ekonomisine katkıda bulunduğum için de mutluyum."

İsteyen her kadının girişimcilikte başarı elde edebileceğini aktaran Çoban, "Eskiden evde oturuyordum, şimdi kendi işimin başındayım ve kendi paramı kazanıyorum. Bu çok güzel bir durum ve bütün kadınlara kendi işlerini kurmalarını tavsiye ediyorum." dedi.

Çoban, devletten alacağı destekle işlerini daha çok büyütmeyi planladığını sözlerine ekledi.

Meliha Ceylan Çoban'ın eşi Sadık Çoban da eşinin girişimcilik ruhunu takdir ettiğini dile getirerek, "Ben eskiden inşaat işçisiydim, şimdi eşimin yanında çalışıyorum, eşimin yanında işimi severek yapıyorum çok memnunum bu iş inşaatçılıktan çok çok iyi." ifadesinde bulundu.