EMEKLİ PROFESÖR, KÜF ORANINI ÖLÇEBİLEN MAKİNE GELİŞTİRDİ

Emekli Profesör Fikret Nafi Çoksöyler, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) bünyesinde kurulan Teknoket'te, KOSGEB destekli Gıdalarda İnce Tabaka Kromotografisi ile Aflatoksin Miktarının Tayini projesiyle Aflatoksin (küf) oranını ölçebilen bir alet geliştirdi.

Prof. Dr. Çoksöyler, yaklaşık olarak 45 yıldır bu alanda çalışmalar gerçekleştirdiğini belirterek, "Geliştirdiğimiz bu makine ile gıda, tarım, üretim ve kontrolleri teknolojisi alanında bir ilke imza attık. Özellikle orta ve küçük ölçekli tarım işletmelerinin kendi ürünlerini kontrol etmelerine olanak sağlayan projemiz, Avrupa ülkelerinden Aflatoksin oranından dolayı geri dönen binlerce ton fındık, yer fıstığı, incir, Antep fıstığı ve kırmızıbiber gibi ürünlerin de artık ülkemizde kontrol edilerek ithal edilmesine olanak sağlayacak" dedi.

"Hem ucuz hem güvenli"

Yüzde yüz yerli üretim olan bu proje ile Avrupa'da bulunan makinelerle eşdeğer bir ölçüm olanağını onda bir fiyatına yapabileceklerini belirten Çoksöyler , "Yaklaşık 45 yıldır bu laboratuvarın içindeyim. 20 yıl Tarım Bakanlığı, 25 yıldır üniversitedeyim. Bunun sonucunda Teknokent'te bu 40 yıldır uğraştığım Aflatoksin sorunuyla ilgili işletmecilerin kendi sorunlarını kendilerinin çözebileceği ucuzlukta ama o derece güvenli bir teknik geliştirmeye çalıştık. Aslında eski bir tekniği yeniden ama çok ciddi bir şekilde revize ederek yeni bir sistem haline getirdik" diye konuştu.

"Şu ana kadar dünyada yapılmış ticari bir örneği yoktur"

Projenin isminin 'Gıdalarda İnce Tabaka Kromotografisi ile Aflatoksin Miktarının Tayini' olduğunu belirten Emekli Prof. Çoksöyler, "Bakın miktar tayini ince tabakada kolay kolay olan bir şey değildir. Biz bunu ekledik. Yaptığımız cihazlar iki parçadır. Biri tankın prototipidir biz bu tankın patentini aldık. İnce tabaka kromotografisinde madde gelip bir yerde takılıp kalır ama bizim geliştirdiğimiz sistemde madde devamlı plaka üzerinde ilerleme imkanı sağlıyor ki bu maddenin ayrışmasında olağanüstü bir fırsat sunuyor. Bu alanın en mükemmel cihazı olan HPRC yani yüksek performanslı sıvı kromotografisine yakın bir performans sağlayan bir cihaz oldu. Bu ikinci parçamız da ise şu ana kadar dünyada yapılmış ticari bir örneği kesinlikle yoktur. Normalde bunun içinde ultraviyole veren lambalar vardır. Biz burada çok özel bir led kullandık ledi de Bursa'daki bir firmamız üretiyor" şeklinde konuştu.

"Birçok ürünümüz bundan dolayı Avrupa'dan dönüyor"

Gözle ya da pahallı cihazlarla yapılan tayin yerine görüntü analizi tayini kullandıklarını aktaran Çoksöyler şöyle devam etti:
"Türkiye'de çok pahallı hale gelen Aflatoksin analizi hem saf maddesi hem de aletin kurulumu çok pahalıdır. Birçok üreticimizin ürünleri Avrupa ülkelerinde dönüp geliyor. Bunlar sadece Devlete gidip bir tane analiz yaptırabiliyorlar. Bir analizle olmuyor. Tekrar tekrar analizlerin yapılması lazım."

"Tamamen Türk malı ve her şeyi Van'da yapılmış"

Bir analizin maliyetini 10-15 liraya kadar düşürdüklerini sözlerine ekleyen Çoksöyler, "Bakın 100-150 lira nerede 10-15 lira nerede, onda biri. Bu cihazın en önemli özelliği ise bunun üzerinde tek bir yabancı madde yok. Her şeyi tamamen Türk malı ve her şeyi de Van'da yapılmış durumda" dedi.
Özellikle dünyanın yıllardır mücadele ettiği Aflatoksinlerin Karaciğer kanserine kadar birçok hastalığa da neden olduğunu aktaran Çoksöyler özellikle küflü ürünlerden uzak durulmasını tavsiye ederek, "Öteki bir toksin var böbrek yetmezliğine yol açıyor. Başka bir toksin beyinde bazı sorunlara yol açıyor. Ama üzerinde durulan ve en tehlikeli olan Avrupa ve tüm dünyanın mücadele etiği Aflatoksindir ki karaciğer kanserine neden olmaktadır. Küflü hiçbir şey yemeyin. Özel küflermiş bilmem nedir? Demeyin küf kesinlikle tehlikedir. Küflenmiş bir gıda tehlikedir. Onu atmakla ciddi bir sağlık riskinden kurtulursunuz" ifadelerini kullandı.

"Avrupa'dan bu ürünlerin geri dönüşü azalacak"

Projenin tamamlandığını ve sonuçların mükemmel olduğunu aktaran Çoksöyler, "Bu proje ile 4 tane tez çıktı. Bu yüksek lisans tezleri bu projenin sonuçlarının tamamen hayata geçtiğini gösterdi. Eğer biz bu cihazları üretici ve imalatçıyla buluşturabilirsek, özellikle kırmızıbiber, Antep fıstığı, yer fıstığı, incir, ve fındık gibi ürünlerinde küçük ve orta ölçekli üreticimize kendi otokontrollerini yapma fırsatı vermiş olacağız. Bunu da çok çok ekonomik bir şekilde yapabilecekler. Böylece üreticilerimiz zaten Avrupa'dan geri dönecek olan bir ürünü satmayacağı için Avrupa'dan bu ürünlerin geri dönüşü azalacak. Türkiye içerisinde de bu ürünlerin satışı mutlaka azalacak. Bu sayede küf ve Aflatoksin sorunun çözümüne yöneleceğiz" diye konuştu.

YYÜ Teknokent Genel Müdürü Yrd. Doç. Dr. Necat Görentaş ise bu çalışmanın son derece önem arz eden bir çalışma olduğunu belirterek, "Gıda ürünlerinde Aflatoksin tespiti yapan bir cihaz geliştirdik. Bu cihazla sağlık anlamında son derece önemli olan gıdalardaki zehirlenmeyi yapan ve kanserojen maddenin de oluşmasına zemin hazırlayan o maddeyi tespit edecek ve sağlıklı besin anlamında ciddi bir sonuç alacak bir çalışma bu çalışma tamamlandıktan sonra artık bu cihazları yurt dışında almaktan vazgeçip daha ekonomik ve işlevi daha fazla olan bu cihazın üretimine başlanacak bu anlamda hocamıza çalışmalarından dolayı teşekkür ediyoruz" ifadelerini kullandı.

İHA
  • Site Yorumlarý
  • Facebook Yorumlarý Facebook Yorumlarý
Yeni yorum yaz
Henüz bir yorum yazýlmadý. Ýlk yazan siz olabilirsiniz.