Algler ikinci bir patlama için hazırlanıyor olabilir mi?
Makroalgler (deniz yosunları) ve mikroalglerin ikinci bir yükseliş dönemine girdiği söylenebilir. İlk dalgada, mikroalglerden biyoyakıt üretimi gibi büyük projelere yatırım yapılmış, ancak beklenen başarı elde edilememiştir. Bunun nedeni, mikroalglerin geniş enerji pazarında rekabet edememesi ve özellikle gıda, beslenme, kişisel bakım, tarım, hayvan sağlığı ve sürdürülebilir paketleme gibi daha özel pazarlara odaklanmayan bir yaklaşımın benimsenmesidir.
İkinci nesil alg girişimleri, mikroalglerin evcilleştirilmesine odaklanarak daha başarılı olmayı hedeflemektedir. Mikroalglerin evcilleştirilmesi, streslere karşı toleranslı hale getirilmesi, üretkenliğinin artırılması ve fotosentetik verimliliğin iyileştirilmesi gibi hedefler doğrultusunda sentetik biyoloji araçlarının kullanılması gerektiğini belirten uzmanlar bulunmaktadır.
Provectus Algae gibi şirketler, ölçeklenebilir ve modüler biyoreaktörler geliştirerek mikroalgleri kontrol altında yetiştirebilmektedir. Bu biyoreaktörler, alglerin büyümesini etkileyen ışık spektrumunu ve ortam koşullarını kontrol etmektedir. Ayrıca, sentetik biyoloji teknikleri, mikroalglerin DNA'sını değiştirerek belirli bileşiklerin üretimini artırmak veya düzenlemek için kullanılabilmektedir.
Makroalglerde de bir artış görülmektedir. Umaro Foods gibi şirketler, deniz yosunlarını temel bileşen olarak kullanarak et alternatifleri üretmektedir. Deniz yosunları, yüksek kaliteli protein ve polisakkaritler gibi özelliklere sahiptir. Bu şirketler, deniz yosunlarının ticari olarak yetiştirilen sadece birkaç türüne odaklanmakta ve yeni ürünler tasarlamaktadır.
Mikroalgler ve makroalglerin ikinci bir yükseliş dönemi, daha spesifik pazarlara odaklanmayı ve sentetik biyoloji araçlarını kullanmayı içeren yeni yaklaşımlarla birlikte gelmektedir. Bu girişimler, enerji üretimi, gıda, beslenme, kişisel bakım, tarım ve diğer alanlarda çevre dostu ve sürdürülebilir çözümler sunma potansiyeline sahiptir.
agfundernews.com