Aydın simgesi haline gelen ve milli ürün statüsüne kavuşan incir için çiftçi koruma istiyor. Ülke ekonomisine sağladığı döviz ile ülkenin önemli ihraç ürünleri arasında yer alan incirin son yıllarda jeotermal tehlikesi ile karşı kaldığını belirten Buharkent Ziraat Odası Başkanı Naim Özdamar, incir sökümlerine de izin verilememesi gerektiğini dikkat çekti.

İncirin yasal zeminin bulunmadığından dolayı istenilen kalitenin yakalanamadığını kaydeden Özdamar, “İncirin kalitesi ileklemeden başlar. İlk adım olan ilekleme için hiçbir mevzuat bulunmuyor. İleklerin bazılarında bulunan hastalığın incire bulaşmasını engellemek için ilek üretenlerin bir üretici birliği adı altında toplanıp kendi iç denetimlerini sağlayabilirler. İlek üreticisi yasa ve yönetmelik çerçevesinde denetlenmeli, ilek pazarlanması ayrı bir zemine oturtulmalı, her eline çuval ve sepet alanın ilek satması engellenmeli, sertifikasız ilekçilerin piyasada yer alması önlenmelidir. Buharkent’te erken olgunlaştırıcılarının önüne geçmek için yıllardır mücadele verdik ve bunu da başardık. Bu sene bizim tetkiklerimize göre etapon kullanımı yok” ifadelerini kullandı.

“İNCİR SÖKÜMÜNÜN ENGELLENMESİ GEREKİYOR”

Jeotermalin incir başta olmak üzere birçok ürüne zarar verdiğini iddia eden Özdamar, “Jeotermal enerji bu ilin başına beladır. Biz artık zeytinden, incirden vazgeçtik insan sağlığı peşine düştük. ADÜ ve Buharkent Ziraat Odası olarak yaptığımız çalışmalar sonunda ürünlerdeki akışkanların miktarı arttı. Jeotermal akışkanların insanları kanser etmediğini iddia edebilecek bir tıp mensubu arıyorum. Bir jeotermalimiz dışında bütün santrallerimiz çevreye bu zehirleri salmaktadırlar. İncirimizin en büyük tehlikesi ahtopat gibi incir alanlarımızın işgal eden bu jeotermal tehlikesidir. İncir için ekolojik üstünlük sınıfında bir ürün olarak tescili lazım. Aynen zeytinde olduğu gibi 3573 sayılı kanunla incirin de korunması gerekir. İncir sökümünün engellemesi gerekiyor ve incir sökümü için Tarım Müdürlüklerinin ve Ziraat Odalarının görüşü olmadan incir sökümüne izin verilmemelidir” dedi.

“İLK YÜKLEME TARİHİNİN FİYAT KIRMAK DIŞINDA NE İŞE YARADIĞINI ANLAMIŞ DEĞİLİM”

Bu yıl 63 bin ton civarında incir rekoltesi tahmin ettiklerini ifade eden Özdamar, “İşletmeci ve tüccar arkadaşlarımızın bu rakamı çok yüksek göstererek ürün fiyatı kırmakta kullanmaması gerekiyor. İlk yükleme tarihinin fiyat kırmak dışında ne işe yaradığını anlamış değilim. Bu ilk tarih niye diğer ürünlerde yok da incir var onu da anlamış değilim. Bu konuda da ısrarcıyız. Ayrıca fiyat kırmaların, gereksiz rekabetin piyasadan çekilmesini istiyorum” diye konuştu.