Plansız üretimin çiftçiye zarar verdiğini ifade eden Çelik, çiftçilerin bir yıl hangi ürün daha iyi para kazandırdıysa, takip eden yılda o ürüne yöneldiğini, bu durumda da talep fazlasının oluştuğunu vurguladı. Çelik, bu durumun fiyatların aşağıya çekilmesine, üreticinin zarar görmesine neden olduğunu belirtti. Çelik, “Yıllardır planlı ekim konusunda adım atılmasını bekliyoruz. Uygulama başladığı takdirde hem Türkiye’nin neyi nerede ürettiği hem de starımda ihtiyaçlar belirlenecek. Her şey kontrol altına alınacak, çiftçiler rahat bir nefes alacak. Bir yıl 50 kuruş olan patates ertesi yıl 5 liradan satılmayacak. Fındık destekleri Karadeniz ile İnegöl’ü aynı sınıfta tutmayacak” bilgisini verdi. Çelik, İnegöl’de en az 10 kalem lokomotif ürüne sahip olduğunu belirterek, hem ekim ve hasadın hem de ihracatın devlet kanalıyla bu şekilde planlanması gerektiğini vurguladı.

Yenişehir’in Ziraat Odası Başkanı Sadi Aktaş da ülke genelinde ciddi bir ürün planlaması yapılması gerektiğine dikkati çekti. Aktaş, “Hem hava koşulları, iklim şartları hem de pazar sorunları ve üretimdeki plansızlıklar yüzünden sıkıntı yaşıyoruz. Yabancı ülkelerde olduğu gibi bakanlık tarafından ürün planlamasına gidilmeli. Üretim bölgelerinde yetiştirilmesi önerilen ürünler önceden belirlenmeli, çiftçiye, ‘Bu ürünleri yetiştirirsen şu kadar destek alabilirsin’ denilmeli. Birçok sıkıntıyla boğuşan çiftçinin önünün açılması için ürün planlaması mutlaka yapılmalı. Böylece bakanlık, üretimin talebe göre gerçekleşmesini sağlarken, önerdiği ürünlere yönelen çiftçinin daha çok kazanmasını sağlayacak” diye konuştu. Aktaş, ilçe olarak ülke biber ihtiyacının yüzde 70’ini karşıladıklarını, üretimin yüzde 25’ini ihraç ettiklerini bildirdi.

“Geçen yıl 55 milyon dolarlık domatesi toprakta bıraktık”

Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem ise Karacabey’de 2014’de 50-55 milyon dolarlık domates mahsulünün altyapı eksikliği nedeniyle toprakta kaldığına dikkati çekerek, ilçede planlı ekimle rekolte kayıplarının önüne geçileceğini söyledi. Erdem, “Rekoltede yüzde 25 kayıp yaşadık. Bunun sebebi, toprağımızın sular altında olması nedeniyle ekimi geç tarihte yapmamız. Ziraat mühendislerinin ürün için önerdiği doğru ekim tarihlerinde, mahsulü ekemiyoruz. Genel olarak sebze ekimlerimiz hep hazirana sarkmaya başladı” bilgisini verdi. 90 günlük hasat döneminin de son yıllarda 35-40 güne düştüğünü altını çizen Erdem, kapalı devre sulama ve drenaj sistemi ile hasat dönemini 120’ye çıkarmayı hedeflediklerini belirtti.