BİR ÇOK AİLE GEÇİMİNİ FİDECİLİKLE SAĞLIYOR!

Şanlıurfa'da fidecilik rağbet görüyor. Bir çok aile geçimini fidecilikle sağlıyor! Türkiye'nin en geniş arazilerinin bulunduğu üçüncü il olan Şanlıurfa'da son yıllarda revaçta olan fide yetiştiriciliği birçok ailenin geçimini sağladığı bir meslek haline geldi.

Yılda birden fazla ürün kaldırabilme imkânı sağlayan seralar, duruma göre değişebiliyor. İmkânları kısıtlı olduğu için seranın içerisini ısıtmayan çiftçiler güneş ısısından faydalanıyor.

Seralarında ısıtma sistemi bulunmayan çiftçiler, havaların ısınmaya başlamasını fırsat bilerek, soğuğa dayanıklı fideler yerine sıcaklığı seven biber, patlıcan, domates, karpuz ve kavun fidesi ekiyor. Havaların ısınmasından önce sipariş verilen fideler, haşerelere karşı korunmak amacıyla ilaçlı suya batırıldıktan sonra ekiliyor. Ekimin hemen ardından damlama sulama ile fideler sulanıyor.

Fide yetiştiricisi İsmail Karataş, yıllarca tarım ve fidecilikle geçimlerini sağladıklarını belirterek, fide yetiştiriciliği ile ilgili şunları söyledi.

Mart ayının gelmesiyle birlikte fideciliğin başladığını söyleyen Karataş, "Yaptığımız seracılık işi sebze fidelerini dikmek. Havanın sıcak olduğu zamanlarda, Mart ayının ortalarında başlıyor. Kırmızı toprak ile organik gübrenin elekten geçirilip ufak poşetlere doldurulmasının ardından fidelerin dikilmesiyle başlıyor. Bayağı bir uğraş istiyor." dedi.

"Zahmetli ve uğraş isteyen bir meslek"

İki senedir bu işle uğraştığını söyleyen Karataş, "Aile büyüklerim benden bayağı bir zaman önce bu işle uğraşmışlar. Böyle zahmetli bir iş için en az 5-6 kişi gerekiyor. Ürünleri ve tohumları kendimiz alıyoruz. Bazen kendi sebzemizden tohum alıyoruz kendimiz ekiyoruz. İhtiyaç duyulduğu zaman ise tohumcudan alıyoruz. Tohum tek seferlik oluyor. İkinci sefer ilaçlı olduğu için ürün elde edemiyoruz maalesef hep millete muhtaç kalıyoruz." şeklinde konuştu.

"Fideler kapalı ortamda olduğu için zarar görmüyor"

Fidelerin üzeri, yağışlı ya da çok sıcak günlerde dâhil kapalı olması oluşabilecek zararı engellediğini söyleyen Karataş, "Yağmurlu bir sene de milletin ektiği bostanlar çıkmayınca bizim satışlarımız güzel oluyor. Fidelerin üzeri kapalı olduğu sürece yağmur fırtına etki etmiyor. Çadırlarımız ve fidelerin üzerindeki poşetler de çamurlu olduğu için sıcakta etki etmiyor. Ayrıca iç tarafı da gölgelendiriyor. Bundan dolayı fidelerin üstü sıcak havdan ve de yağmurdan zarar görmesin diye kapatılıyor. Tam aksi olursa bitkiler geç yetişir ve kısa kalır." ifadelerini kullandı.

4 Seraları olduğunu söyleyen Karataş, şöyle devam etti: "Ürünlerimiz 2 ay gibi bir sürede yetişebiliyor. Satışlarımız ise 4 ayı buluyor. İki uzun iki de kısa olmak üzere 4 seramız var. Seraların ayrı ayrı olmalarının sebebi her birinin ayrı ürünler yetiştirildiğindendir."

"Fide poşetlerine birden fazla tohum atıyoruz"

Kurtçukların fidelere zarar verdiği için bir poşete birden fazla tohum ektiklerini ifade eden Karataş, "Ektiğimiz ürünlerden 2 ya da 3 tane ekiyoruz. Bazen kurtçuklar girip yiyebiliyor. Ondan dolayı birden fazla ekliyoruz. Önlemi alınması lazım yoksa birden fazla fide zarar görür." dedi.

Fideleri kendilerince su limitini belirledikten sonra suladıklarını söyleyen Karataş, son olarak şöyle konuştu: "Seralarımızın günün serin saatlerinde sulanması lazımdır. Havanın güzel olmasıyla üzerindeki çadırın çıkarılması, havanın kötü koşullarında ise üstünün kapalı olması gerekiyor. Aksi takdirde fidanlarımız zarar görür. Verdiğimiz su limitini ise kendimizce belirleyip iyice doyuruyoruz. İlk etapta kaba sulama ile yeşerdikten sonra da fiske ile suluyoruz."

Balıklı Göl
  • Site Yorumlarý
  • Facebook Yorumlarý Facebook Yorumlarý
Yeni yorum yaz
Henüz bir yorum yazýlmadý. Ýlk yazan siz olabilirsiniz.